YILLARDIR
Bir umut çiçeği deli gönlümde
Açamadı, açamıyor yıllardır Bir kara yazıdır koşar alnımda Kaçamadı, kaçamıyor yıllardır Lalezar içinde kıpkızıl bir gül Seranatta gülle, sarı bir sümbül Gönül kafesinde zavallı bülbül Uçamadı, uçamıyor yıllardır İlk görüşte sevmiş Ferhat Şirini Kim sevmez güzeli şöyle narini Gönül kendisine uygun birini Seçemedi, seçemiyor yıllardır Bulursa dengini yenmez tadından Türkü bile yapar onun adından Yâr diye seçtiğin şu inadından Geçemedi, geçemiyor yıllardır Anlayacak belki dinlese ney’i Bestede, güftede içli nağmeyi Bir güzel elinden, alıp badeyi İçemedi, içemiyor yıllardır Kalbinden atmadı, şüphe, kaygıyı Denemedi, bir gün olsun, övgüyü Yüreğinden taşan, aşkı sevgiyi Saçamadı, saçamıyor yıllardır Lüzumsuz bakış mı yoksa sözlemi Anlattım diyorsun yoksa sazla mı Gönülde boy atan hasret, özlemi Biçemedi, biçemiyor yıllardır Sadık DAĞDEVİREN Aşık Lüzumsuz BESTEDE İNLİYOR TÜM SEGAHLARIM Şehla düşlerime sen oldun mihman Mahzundur sevgili tüm sabahlarım Hasreti dindirir gün olur Rahman Biter mi bilemem, sessiz ahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Bahar özlemleri yüreğin sarmış Cemrede ağlatan özlemler varmış Aşk denilen duygu akla zararmış Hep sana çıkıyor güzergahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Korku nöbetlerin atık son bulsun Billur bakışların hançerim olsun Sevdan ki başımda semahın dönsün Sevda mabedimde kıblegâhlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Uykusuz gözlerim mahmur olmuyor Hicranı mutluluk neden boğmuyor Gece düşlerime güneş doğmuyor Dokunmasın sana nazargahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Vahalardan çölden gazel okumam Asılsız sevdayı kalbe dokumam Güzelim ben sensiz sevgi ekemem Onulmaz aşk diyor bak agahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Umut kundağına sardım büyüttüm Gelecek diyerek, her gün avuttum Aşkın büyüsüne ben davet ettim Seni bekliyor yâr, karargahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Ellerin semada beni dilersin Gahi ağlar iken gahi gülersin Kalpte perçinlenen pası silersin Tevhide duruyor tüm dergahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Turkuaz yeşili, çini düşlerim İnci tanesidir gözde yaşlarım Lüzumsuz nerde yağmur kuşlarım Yalnız sana açık tüm bargahlarım Bestede inliyor tüm segahlarım Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI ŞEHLA: Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı (göz) MİHMAN: Konuk MAHZUN: Üzgün SEGAH : Klasik Türk müziğinde si perdesi ve bu perdedeki makam. GÜZERGAH: Önceden belirlenen, gidilen yol HİCRAN: Bir yerden veya bir kimseden ayrılma, ayrılık MAHMUR : 1. Sarhoşluğun sebep olduğu sersemlik içinde olan. 2. Uykudan sonra üzerinde sersemlik, ağırlık bulunan. 3. Süzgün, dalgın bakışlı (göz). AGAH: Bilen, bilgili, haberli, uyanık. KARARGAH: Bir birlik veya kurumun, kumandan ile yardımcı şube ve bölümlerinden oluşan kuruluş. 2. ask. Ordunun uzun bir süre veya geçici olarak konakladığı yer TEVHİT: 1. din b. Allah’ın birliğine inanma, bir sayma, bir olarak bakma. 2. din b. Tek tanrıcılık. 3. ed. Divan edebiyatında Allah’ı övmek için yazılan manzume. 4. esk. Birkaç şeyi bir araya getirme, birleştirme. DERGAH : Eskiden, tarikattan olanların toplandıkları yer. Dergâhta, tarikat ilkeleri öğretildiği gibi saz, koşuk eğitimi ve öğretimi de yapılırdı BARGAH: İçine izinle girilen yer, otağ, yüksek divan. |
Tebrikler üstadım .Yüreğinize sağlık...