kılavuzkılavuz istemeyiz biz göçmen kuşuz sırayla kılavuzuz, sürüyle kılavuz “farklarımız varsıllığımız bizim” dedikçe renklere yangınlar yakılır mı yemyeşil yeryüzü yaksalar gök, mavisinden yanar mı farklarımız farklı kılar varsıllığımızı! biri çıkıp anlatmalı kim anlatır hani çiçekleri özetleyecek baş/arı kim kovan kovan balı dökmeden arıları ürkütmeden dal kırılmadan, gül pörsümeden üzülmeden kelebekler anlatır:nehir anlaşılır bir bardak su aklı ışıtır kim kim o, asası defineler çeken kılavuz biz uyurken ertesi günü gezip gelen bir satranç masasında gibi hep rüzgârın yönüne kâğıt gölgenin oyununa ışık yüzünde sayıp kafilesindeki her gözü yıllar sonra değecek taştan sakınan silahsız ordular önünde kalkan en önde gönlünü dürüp en sondaki yorguna yastık yapan asası çöle değse su fışkıran kılavuz deniz ayıran yastığı geleceğe giden raylarda sabahı budamayan akşama ayak diye kim o yaptığı adından büyük adı iri harflere yasak ne kutsal ne kahraman kim kutsal kahraman yaratır, kahraman korkak kanadı fırtınayla sınanmış kılavuzum nerdesin salt birimizin kahramanı korkaklar kadar çok yarımızın kahramanı bir yarımıza korkak bir gün kahramanlığı kaldıran hepimizin kahramanı olacak ömer faruk hatipoğlu (ateşi utandıran yangın, yom sanat, 2006) |
kanadı fırtınayla sınanmış kılavuzum
nerdesin
yüreğinize sağlık efendim...
saygılar..
hilal.