LÂL-Ü GÜHERLÂL-Ü GÜHER Sen öyle bir mehveşsin ki, benzerin yok, sen bir tanesin, Güzel demek günah sana, şâhanesin, şâhanesin... Elâ gözler, kor dudaklar, sarhoş eden bakışların, Şarap rengi saçlarınla, sen, efsunlu meyhânesin... Gönüllere aşk dağıtan sevgi dolu ellerin var Sînen, öyle bir gülistan; hep aşk kokan güllerin var, Yüreklere aşk işleyen ne de tatlı dillerin var, Her köşesi, her bucağı aşkla dolu bir hânesin... Kızıl saçı omuzlara kandil kandil döküşünle, O davetkâr bakışınla, işve dolu gülüşünle, Arısına ballar sunan çiçek gibi öpüşünle Her günaha seve seve girmem için bahânesin... O güzel baş üzerinde, kızıl saçlar lâl-ü güher, Bir kadın ki, içi dışı, kıpır kıpır binbir cevher. Sevgi dolu yüreciği, som altından bir mücevher Yüreğim bir sedef kabuk, sen içinde dürdânesin... Ünal Beşkese 1 Şubat 2013 ----------------- lâl-ü güher: kırmızı renkli değerli taş, mücevher dürdâne: inci tanesi |
Beğeni ile okudum haz aldım
Selamlar kalemin daim olsun...