6
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1107
Okunma
Hani kelimelerle oynardın ya
bir çocuğun muziplik sevinciyle
sonunu düşünmeden harcardın zamanı
harcardın bizi.
Gözlerin...
Rengini çözemediğim
denizlerin dibinde ki istridye gibi
her çalkantı da değişen
incisini gizleyen karanlık gözlerin.
Benim içimde hep bir sonbaharın
yaprak dökümü yaşanırdı
mutsuzluğumu ilmek ilmek örerdim sana kazak misali
anlamazdın
sen renklerine takılırdın sadece.
Böyle sürsün isterdin
bir ayağın dışarıda bir ayağın içeride
karıştırdığın her yeri toplamamı beklerdin
dağınık hayatının.
Güçsüzdüm sana göre
yalnız yaşayamazdım
bir erkeğin elinin gücü tutardı beni ayakta
ufak tefektim ya hani.
Her şamar gibi indiğinde yokluğun
gece sabahı koynuna almaya başladığında
kapıdan süzülürdün yanıma
başka kadın kokan ellerinle
bana sarılmaya kalktığında
hani sarılırdın ya.....
Ah bir görebilseydin
kaç kurşun yerdin gözlerimin kapalı kirpiklerinden
buz kesmiş ellerimle ittiğimde seni
döner sırtını yatardın
geldiğin yerde kalan aklınla
dudaklarında gizli tebessüm.
Ayrılalım dediğimde
inanmamazlığın şaşkın gülücüğü yapıştı şimdi dudağına
sadece bensiz nasıl yaşarsın dedin.
güldüm ...
ilk kez gerçekten gülümsemenin sevinciyle
ben kadınım unuttun mu dedim
kendi kendime yetebilirim.
Buse DENİZ
5.0
100% (8)