MEVSİMLERLE DOĞDUM, MEVSİMLERLE ÖLÜYORUM
Öncesi ve sonrası
İçinde kaybolmak Eriyip gitmek Lime lime dökülmek Sararıp solmuş Yapraklar gibi Yavaş yavaş yere inip Toprağın bağrına düşmek Mevsimlerle doğdum Mevsimlerle ölüyorum İnsan yemyeşil bir ağaç misali Ve o daldaki yemyeşil bir yaprak Hem de taptaze Doya doya yaşarken İlkbaharıdır ve ilk mevsimi hayatın İlk çığlığın, ilk bakışların pırıltısına doğan… Sonra yaz gelir ardından Doya doya yaşar yaşar yaşar… Bir gün hesap vereceğini unutarak. Ve ardından sonbahar gelir Hele o kasım güneşi Bir görünüp bir kaybolan İnsanı kandıran Kasım güneşi ile uyanır insan Bu arada dalından düşme zamanı gelmiştir Sonbaharın hazin rüzgarlarıyla Ve yaprak hoyrat rüzgarlara dayanamaz ve düşer Bir müddet yerde yeşil kalır Bir zaman sonra sararıp solmaya Kurumaya başlar ve sersefil yerlerde Basar üzerine her şey ve herkes Kaç gün desem bilinmez Ve hazin son Süpürülür solan dal Atılır konteynırların içine… Hani bir zamanlar bakmaya kıyılmazdı ya… En sonunda kış gelirde İşte o zaman ve işte o an Hisseder insan!... Havanın ve toprağın soğukluğunu Ve ölümün soğuk yüzünü… İşte ondan!...İşte ondan Mevsimlerle doğar Ve mevsimlerle ölür insan. |
Mevsimlerle doğar
Ve mevsimlerle ölür insan….
güzel sözler gerçegin aynası gibi emeginize sağlık severek okugumuz şiiriiz güzeldi. saygılarımla
gerçek aynaya baksa gerçegi görür
insan doğar büyür mevsimlerle ölülür.