Dünya Tenha Bir Mezarlık
artık gitme vakti çocuk
misafirliğimiz yetti ne umduğumuzu yaşadık ne de bulduğumuzu kalk gitme vakti geldi ... burası bize göre değil hiç de olmayacak büyümeyi sabırsızlıkla bekliyorsun biliyorum sana yalanlar diyemem seni kandıramam burası kötü çocuk senin dünyandan bir dünya daha yok burada senin umutlarınla yürümüyor bu gemi yelken açıp mavilikler dilemek yok karanlık buralar ve köhne gün hep telaşlıdır geceye kimileri zengin yaşar, kimileri yoksul kimileri yaşamayı sever, kimileri ise öldürmeyi kimileri özgürlük için savaşır, kimileri bu durumdan zevk alır işte öyle dengesiz bu yer kar tutmaz mevsimi ya da mevsimler sevgiyi hazan gelir ağaçlar yapraklara kıyar kış gelir gökyüzü ağaçlara Tanrı mı istedi böyle olsun bilinmez derler ki ölenle ölünmez ama ecel buralarda işlemez ya yanarsın ya asılır ya da vurulursun sevdiğine gül yerine kefen alırsın çocuk bu dünya kötü hayallerin yetmez değiştirmeye doğar doğmaz vurulur farklılığın yüzüne sanki senin suçun varmış gibi bu seçimde ki ayıp mıdır sorarsın elbet bilmem daha Tanrı cevap vermedi kimseye Kur’an, İncil,Tevrat, Zebur farklı farklıdır Muhammed,İsa,Musa,Davud farklı farklı yetmiş iki milleti kim istedi de yarattı şimdi yola koyulmak vaktidir baş koyduğun yastıktan ayrılmak vakti gel çocuk geride durma artık sürüde kalmak da fayda etmez kıyarlar sana bu yol bizim, bu ağaçlar, bu gökyüzü eğer ki yaşamak istiyorsan dününü, bugünü gel çocuk al en cesur gülüşünü... |