Sürüncemeler
1
bir adım yetiyordu adamın kendini aşmasına fakat ürkek attığı her adımda iki adım uzaklaştırıyordu kendinden... 2 beyaz çizgiyi görünce durdu solgun sümüklü böcek burnundan balon çıkaran çocuklar gibi hüzünlendi ama neye geç kaldığını bilemedi. 3 son düzlüğe girmişti yaşlı at derken birden yağmur başladı önce ayakları sonra kuyruğu çamurlandı. az kalan gücüyle atladı çitlerden yandaki çimlere uzandı kuyruğunu attı sağ böğrüne ve ayaklarını havaya. bitişe iz bırakarak gitmek olmazdı... 4 son sürat koşuyordu karınca derken boşluğa düştü birden bilmiyordu çorak diyarların çatlakları en çok karıncaları yutardı... 5 bütün gücüyle itiyordu dönme dolabı çocuk sonra oturup sayıyordu tekrar itiyor tekrar sayıyordu aynı sayıda duruyordu dönme dolap annesi ilerden bağırdı "oğlum yorulmadın mı?" çocuk yoğrulmuyordu... 6 büyük bir hızla girdi afacan rüzgar mutfak kapısından içeri renkli reçellerle yıkanmayı bekleyen acı yemekler pişmiş tas tabağı gördü hemencecik ve bütün odaları dolaşmaya başladı. yorgun bir yarın beklentisinden başka bir şey yoktu evde. son bir odaya daldı tavanında uykusuzluk. biri uyuyordu sanırım güzel bir düşteydi gülümseyerek. sonunu merak etti etmeyecekti. 7 bastonuna tutunarak kalktı bir beynin karanlık kılcallarında ölmekte olan bir hatıra. etrafına bakındı bir ışık aradı belkide hayat ağacını kaldırdı bastonunu soğurmak için düştü... 8 bin adım yetiyordu adamın sona yaklaşmasına ama her 900 adımda yol bitiyordu. 9 çağrıldığını anladığında fırladı ses tellerinden söylenmemiş bir söz ama eskici çoktan uzaklaşmıştı. 10 zaman işini büyük bir çelişkiyle yapıyordu. binlerce beceriksiz eliyle. çarklarını yağlıyordu canların teriyle... |