Onbir KaranfilAdımlıyordu odayı gözleriyle sol köşeden sağa beş adım iki karış üç parmak yukarıdan aşağıya dört adım üç karış dört tırnak yastık tırmalıyordu yüzünü dün geceden kalma ağır ter kokusu kim başını dayamıştı belli değil kim fırlatmıştı sümüğü duvara.. kim kime yataklık yapmıştı kalıp kalıp buz gibi iki insan kırgın mı kırgın iki sevgili dargın mı dargın iki aşık sevda yüklü deli divane... belki bir çocuk ağlamayı unutmuş bastırılmış donuk mu donuk başı anasının omzunda ezik mi ezik üç yaldızlı otel odasında yıldızlar sönükmü sönük perdeler dökük mü dökük dışarıda ıslık kayıp elektrik direğinde lamba florasan gözkırpıyor pencereden adama... II hava soğuk mu soğuk tam tekmil piyade çifte kazak yün çorap yastığı yere atıp uzandı yatağa nefesini dinledi kalbini yokladı yan duvar inledi, iki öksürük kısık mı kısık nefes molası veriyor belki dedi temizlikçi kadın gecenin bu saatında gündüz sabun fabrikasında vardiya uzun mu uzun.. beş çift göz aç mı aç doyurmak zor mu zor yenilmek kolay mı kolay sırtlanlar azgın mı azgın karanlık zifiri mi zifiri sokaklar haydut mu haydut sızılar derin mi derin asi yalın mı yalın kar suyu köpük köpük fabrika fabrika ev ev kenef kenef çamaşır çamaşır asfalt toz toprak yosun kirli mi kirli.. III tavanda ölü balık gözü sinek boku nokta mı nokta kırk mumluk ampul sarı mı sarı sol köşede örümcek ağı sabır mı sabır nefes alış boş mu boş ağlar telaşlı sırma mı sırma ışık etrafında pervane sevdalı deli mi deli gamsız döner tekke mi, tekke mi.. tek mi çift mi sorular salkım saçak uzun mu uzun gece başladı biter mi biter bit yürüyor sırtında emer mi emer kan yorgana sıçrar mı sıçrar sırça saraylar yıkılır mı yıkılır sabah olursa... erken dönerse kırlangıçlar şafak sökerse söküm söküm süklüm püklüm doğrulur adam kan ter içinde... IV sokakta telaş başlar kepenk sesleri top seslerine karışır kışlada talim var hazor ol.. ayağa kalk sola bak sokulma yorgana sağa dön kenefe! sidik zoru bu olsa gerek dedi.. kabus mu gerçek mi düş mü yoksa bu? ben neredeyim ne işim var evsizler evinde yurtsuzlar yurdunda kurtsuzlar amik ovasında ben kimim o kim o da ne telefon daki ses.. yaban mı yaban ılık mı ılık bekliyorum dedi aşağıda.. V Açtı gözlerini çevirdi tavana örümcek gülümsemesi sinmişti duvara pervane yakalanmıştı aniden sarılıp sarmalanmış ağlardan kefene tahtakurusu yatağa bit yorgana saklanmış gecenin ışıklarını bekliyordu tokca karınca ordusu tek çizgide uygun adım marş marş çıkıyordu talime.. VI Pencereden aşağıya sarkıttı gözlerini uçurdu dudaklarını kiraz mı kiraz hava ayaz mı ayaz yürüdü beklentilerine bir mektup postalar gibi baktı otele taahütlü görülmüş damgalı pulsuz akşamı hiç özlemez geceden kaçar oldu bir avucunda oda numara bir diğerinde onbir karanfil... Volkan Kemal |
hava soğuk bayağı
içeri düştüğümden beri
ne dost göründü ne düşman
bıraktı peşimi..
sevgilerle dost...