ADI AŞKMIYDI ENKAZIMIN
Bir şubat soğuğu değil miydi
iliklerime işleyen Saçlarım gidişine müptela Beyaz bir örtü sararken siyahıma eriniyorum Vedanın ortasında randevulaşırken benliğim Akrep ile yelkovan cilveleşirken bir köşede Saniyeler mi gidişine meydan okuyor Ya da zaman mı beni sınıyor anlamıyorum Ezebildikçe eziyorum düş kırıklarımı Küçük bir not takılırken dilimin ucuna Gidişin kadar zehir mi olacak her mevsim İzini kaybetmiş yokluğunu topukluyorum Tüketmişim gücümü Yatalak umutlarım dipsiz kovuklarda Damarını kestiğim yalnızlığın koynuna uzanırken Kararsız bir anımda göbek bağımı kesiyorum Adı aşk mıydı göçük altında kalan kalıntılarımın Gün ağarmış uykuya dalmak zoruma gidiyor Hadi ısıt bu şubatta üşüyen iliklerimi En olmadık zamanda kendimden geçiyorum Remziye ÇELİK 19.12.2012 |