tete“çok yalnızım tete, İçine umut koyup yanlış pişirdiğin kurabiyelerine ihtiyacım var” Yalnızım ve mutsuzum tete (mutsuz ve yalnızsın yine) Onları görüyor musun? Nasıl da utanmadan… (sana o kurabiyeden bir kez verdi) Sevgi onlar için, bizse arda kalanları yalayanlarız (sen ittin, yanık gördün onu!) Umut kurabiyeleri yanmış, (utancınla kararttın) Kömür kısmını kazıdığında hiç bulanlar… |