Çiçekçi kadın ne demiştiAkşamdan beri içiyorum nüksetti yine hastalığım elimde bir fırça bir bez tuvale seninle son buluşmamızı resmediyorum bu en güzel ışık alan pencere günlerdir yağmur yağıyordu bu gün açtı hava muhteşem güneş saçlarındaki ışığı ancak burada yakalayabilirdim İstanbul’u boyuyorum İstanbul bulutlu ha yağdı ha yağacak tıpkı o günkü gibi belki bir sonraki Haydarpaşa olur onu resmederim koşa koşa gidip de tren kalktı dedikleri o günü içiyorum akşamdan beri yine nüksetti ah bu hastalık kar etmiyor ablamın kaynattığı nane limon çayları ortalıkta salgın varmış grip salgını bahar bir gelse diyorum bu son hafta hep yağmurlu geçti çamur içinde yollar ilk defa bu gün açtı hava muhteşem güneş camın araksında bir küçük serçe içiyor biriken suları kaç gündür izinliyim resim yapıyorum şiir yazıyorum küçük kağıt parçalarına oluşturup kelebek fırçamda gri bir renk hüzün serpiyorum göğe seninle el eleyiz çiçekçi kadından en sevdiğin çiçekleri aldığımız hani o gün hava bulutlu ha yağdı ha yağacak sakın şimdi sen de ağlama karışacak boyalar ağlarsan sen İstanbul’ da ağlayacak Yüksel Nimet Apel 21/Şubat/2011/Pazartesi/Ankara |