Hıçkıra Hıçkıra..
Yaz uzundu eskiden.
Çocuklar oyun oynarlardı evimizin önünde, Koşturmacalar, muhabbetler, ’Aşk’lar çoktu. ’Seni seviyorum’lar azdı eskiden. Azdı ama değerliydi. En azından değeri bu günkü gibi, Paçavraca değildi. Eskiden hiç büyümem de zannederdim ben.. Gelenlerimiz gidenlerimiz büyük kalır hep, Ben küçük kalırım, Bir evin bir kızı kalırım sanırdım.. Ama sanırdım işte. Hep eskiden, hep eskiden.. Büyüyormuşuz meğer. Herkes gibi büyüyormuşuz zamanla.. Yokmuş öyle ’hep küçük kalmak’ filan. Yokmuş.. Ağlamakta aşkla çoğalıyormuş meğer.. Aşk yakıyormuş çünkü. Hani derler di ya büyüklerimiz bize küçükken ; ’CIS’mış o. Dokunulmazmış.. Dokunursan da, Sonunda böyle ağlarmışsın işte.. Hıçkıra hıçkıra.. |
Aşk yakıyormuş çünkü.
Hani derler di ya büyüklerimiz bize küçükken ;
’CIS’mış o.
Dokunulmazmış..
Dokunursan da,
Sonunda böyle ağlarmışsın işte..
Hıçkıra hıçkıra..
Güzeldi, beğeni ile okudum yüreğine kalemine sağlık üstadım,
Yürek sesin hiç dinmesin....... Saygılar selamlar