İt ürür kervan yürür...
Tüm saatleri doldurmuş koynuna
Bir mola vermiş kendince hayat oyununa Heyhat uğraşma bırak her şeyi oluruna İt ürür kervan yürür Bu devran böyle gelmiş böyle gider Assan da tüm takvimleri boynuna Durdursan zamanı kimin umurunda Yapmaktan vazgeç artık geçmişe gezi Geçmiş geçmişte kalmalı Adı üstünde mazi Elinde küflü ekmek Ha babam ye De babam de Hem karnın ağrıyacak Hem çenen Belli işte ömür sermayen Heyhat demeden kalk doğrul düştüğün yerden Al ilk taş benden Yüzünde kaç çizgi var vazgeç saymaktan Kır aynaları bıkmadın mı karamsar yüzüne bakmaktan Târumar ettin kendini târumar Yüreğin har Kendi kalıbın kendine dar Seviniyormusun böyle kalınca nâçar Unutma zamanla insan kendinden de kaçar Eeeee nedir bunun sonu Tüm bu girdap nereye kadar Çıkar koynundan tik tak tik tak işlesin an lar Zamanın geçmesini bekleyenlere haksızlık Esir etme takvimleri Bir bir koparılsın yapraklar Ağlama değmez hayat bu gözyaşlarına Aklar düşmüş bak şakaklarına Döğünmek değil Öğünmek lazım aslında Yürek şimdi düşünme faslında At gözlüğünü çıkarıp ara sıra Bir baksak aslımıza Acaba kaç gün daha oturacağız ömür hasırımıza Aslında çok ama çok büyük değer/iz İnsanız yaaa Bir dönüp baksak mâna deryasından içeri İnan bak say say bitmez Bize verilen nimetler Kendi boyumuzu kat kat aşar Unutma ki insan kendine biçtigi kıymet kadar Ya saltanat Ya batak/ta yaşar... |
Güzeldi dizelerin
Ömrüne bereket
Sağlıcakla