AŞK ŞARABI
Aşkın şarabı leb’i olmuş bende içimde har.
Sensiz geçen her gün başka bir alemdeyim Yıllanmış artık yıllarım yitiriyorum bir bir zayi Ben sensiz bir köşede sessiz bir divaneyim Hasretin bende kırk kat yer eyledi Çıktı yücesine şikâyetten seyran eyledi Gezdi âlemi adına türkü söyledi, Şu garip gönlü bir murat’a dinletemedi Pamuk iplik yazmasına kör düğüm ördüğüm Oya nakış işve cilve etrafında pervane döndüğüm Sürmeli kaş hayaline kara saçlarını ördüğüm Yine yanan benim birde şu zavallı yüreğim Sinemi dağla’saydım kor ateşlerde Dağlansaydı içinde gözlerimde Son bir defa daha baksaydım Doyasıya bakamadığım kara gözlerine Aşkın düşürdü yine beni sahra’na Göster huzme’den ne olur bir serabın Tenhalarında aradığım abu hayat Ama gözlerimin baktığı o Leyla mısın? Ben seyreyliyor um şimdi aşkı Gönlümün yücesinde düşünde İçerken’de hem aşk şarabı hem mey’le Kulağıma fısıldanan fesat seslerde bile Bakıyorum hayat sensiz bir hoş bir boş Ben garip saki bir yolcuyum Han bakıyorum uğrak geçerken Gün geçtikçe sallanıyorum Sanki giden herkes hancı Bir ben kalmışım yolcu İçen ölmüş hep aşk şarabın İçmeyen bir ben kalmışım sarhoş Bir ben kalmışım diyordum aşk’sız Dolanıyorum ortada Arsız değil riya’sız Aydınlık güne tut’sanda güm ansız Fani olacak beden Aşk şarabın içmede günahsız |