GÖMLEĞİN OLABİLSEYDİMSen şimdi ;<<Kurumuş dudaklarımda unutulmuş bir beste>> Ben içinde ölü hayaller bulunan metruk bir ev. Ve ocağında incir ağacı. Ateşler benim içindi, yandım. Ölümler benim içindi, öldüm. Ne fark eder ki şimdi boyasam özgürlüğün rengine, gezdiğim kıyıları. Değdirsem ayaklarımı tuzlu sularına Karadeniz’in. Oysa bir çiçek bahçesi kadar sıcakken yüreğim Çiçekler dolu bir tabut taşıyor omuzlarım Ve siyahtır işte şiirlerim. Simsiyah yüreğin gibi. Damdan düşmüş gibi yüreğim. Hep yapmak istediklerim dururken kapımda, Yapmak zorunda kaldıklarımı ağırladım. Her dağın tepesinden bir ferman buyruldu. Düştü alnıma iki çizgi avuçlarından Biri ak biri siyah. Aklar senin, siyahlar benim. Ah yüreğim .. El dinledi sözümü, sen dinlemedin. Ben senin yalancınım Ve mutluluğun yabancısı O yüzden umutsuz satırlar dökülür kalemimden Sen Sor şimdi dalgalara beni Ara izlerimi ıslak kumlarda Gidiyorum işte Sol yanım sancılı Parmaklarımın ucuna basa basa Ne nefesimi duyarsın Ne de ayak seslerimi Ne bir adresim olur Ne de bir elvedam Giderim sessiz sedasız Ve giderim sana susamış arzulu dudaklarım çatlamışken, Merhamet çeşmenden bir yudum su içmeden Gömülürüm kendi yüreğime. Söyle hadi Hadi söyle Gömleğin olabilseydim göğsünü benden başka kim görebilirdi. …………………………. …………………………. Gözyaşımda böyle alev nedendir. Yoksa sen ağlayışımda gizli misin? |