HÜZÜNLÜ BİR ÇİÇEĞİM
Maviye aşık bir yosun
En saf düşünceleriyle suçlu Yüreksizlerin arasındaki yokluk Menfaatin içinde tezat HÜZÜNLÜ BİR ÇİÇEĞİM Hoyratlığım Beni dünya aşkından soyutladı Bir çadır kurdum boyalarımla kendime Bu daracık yerde Soluklanacak bir nefes yok bana HÜZÜNLÜ BİR ÇİÇEĞİM Tuzak nedir En ucuz kötülüğü dahi akıl edemeyen ben için En büyük acı ne olabilir Kalbim kilitli şimdi Paslı bir anahtarı vardı Onuda dün gece karanlığa verdim Hangi yüreğin mahallesinden geçsem Ele veriyor beni gözlerimdeki anlam Aksi ve huysuz diyorlar Oysaki durgun ve hüzünlüyüm Yüzüme takındığım suratsız maske Yaramıyor işime Şımarık tavırların yılışık insanların Bana bulaşmasından tiksinirim Boynumda sarılı urgan Yüklenen yargıların kararmış o kolyesi Koca bir kambur yılların yükü sırtımda Fırçamdaki boyaya aşk eklediğim andan beri HÜZÜNLÜ BİR ÇİÇEĞİM Ha bire üretiyorum Çiziyor boyuyor yazıyor ağlıyorum Gıptalı bakışların adresi parmaklarım Suratı sararmış görüyorum O minik kıza babasının aldığı Boyu kadar gelinlikli bebeğin Küflenmiş hatıraları öksüzlüğüm-ün Geceleri hıçkırıkla uyanıyorum Kucak açan bir babanın mahrumluğundan utanarak Şımarık bir masumlukla ona koşamayak Söylemeyin biliyorum ona kavuşmak gibi bir lüksüm asla olmayacak Kalem kırılmış artık ne işe yarar tutkallamak Ne can ne canan ne fırça ne de boya Doldurdum yüreğimi hüzün yüklü pınarla Yapacak birşey kalmadı bitti işim Galu beladan beri HÜZÜNLÜ BİR ÇİÇEĞİM |