müjdeler olsun aşk geliyordu
bütün girişleri tutuluydu
hayatımın kendimi izlemek için bilet kesiyordu racon kesen geçmiş dilim tutulmalıydı ay tutulmalıydı tutumlu olmalıydı tulum çıkaran çaresizlik acılarım karnabahar gibi büyüyordu yok muydu bu hayatın tüyosu tüymek mi gerekiyordu tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan sevdalardan içimi döktükçe şifalı karadut mu topluyordu sevinçlerim kimin elinde kalacaktım elim bir kaza sonucu ellerin ellerinde el üstünde gölgemin gölgesinden bile korkuyordum aslında ben bu muydum neden dağılıyordum bir gazete haberiyle bir büyüye inanmıştım büyücüm yoktu bir büyüğe sordum büyük hikayeler anlatan bünyemde künyeler doğrultamıyordu yanlışları cetveller ve gönyeler şakulim kaymıştı payıma düşen buysa ben kimdim benden başka gizlendikçe açığa çıkan kim vardı arkamda ne bırakıyorsam önüme geliyordu başlangıçlarım son sonlarım başlangıç çıkarır diye bütün bu sırları kaç kere kaç kişi çağırdım dalgıç dalgıçlar dalga geçtiler dalgalarımın içinden geçerken dahası var... müjdeler olsun aşk geliyordu galip gelsin diye aşk hayata tüm sorularımı geri aldım ileriye aldım zamanı çatlamak istiyordum tomurcuktun ah bir sen çocuktun bizden hızlı kimse yaşlanamazdı gözümde ki yaş bile bir yaş daha yaşlandı daha var mı ey hayat sorgu sual 18.06.2008/izmir |