DELİ AŞIK
hep sıfırdan başlıyorum seni yazmaya
alaca karanlıgım ünlem işaretlerimle dolusun aklım ne zanam sana kaysa gökkuşagının rengin’de bogulur’sun sadece bu degil tabi gözlerin var bir de istanbul denizi arşu’ala mehtabın renkleri ne kada’rda yakısır süt’ten beyaz gerdanına lal ederdilimi sabah güneşi seninle doğar pencereme karnım guru’dar sana acıkırım seninle degişir bütün sosyal faliyetlerim cihan hükmeder en’damına sende başka birşey var hisseder yıldızlar kıskanır tutunamaz’lar gökyüzü’ne teker teker kayar’lar şafağı’na tutulmuştur birkere benim aklım fikrim niyazım fermanım sendin daima şimdi ne hacet’ki sana boynum kıldan ince vur....! deseler cellat’ta gözlerini görüp ölmek isterim benim ahirim de evvelim de sensin ecelim!de yaşama sevinçimde sen ol yeter dağlar sesimi duyar sana söyler bu kalbim sana meftun olmuş hiçran olmuş deli’yi ne padişah ne de kral zapde’der |