BOZKIRIN TEZENESİŞiirin hikayesini görmek için tıklayın KİMDİR NEŞET ERTAŞ?
Kırşehir’in Çiçekdağ ilçesinde doğan ve Kırşehir’in Abdalları’ndan olan Ertaş, keman ve bağlama çalmayı 5-6 yaşlarında öğrendi. Annesinin vefatından sonra Orta Anadolu Türkmen/Abdal Müziği geleneğinin bilinen en güçlü temsilcilerinden biri ve en büyük bozlak ustası babası Muharrem Ertaş ile yöredeki düğünlerde saz çalıp, türkü söylemeye başlayan Ertaş’ın etkilendiği tek kişi babası Muharrem Ertaş oldu. Ertaş, 14 yaşında İstanbul’a giderek babasına ait ’’Neden Garip Garip Ötersin Bülbül’’ türküsünün adını verdiği ilk plağını çıkardı. Çok beğenilen bu plağı, diğer plak, kaset ve konserler takip etti. ’Hepimiz bu devletin sanatçısıyız’ Sağlık sorunları nedeniyle 1979’da Almanya’ya gitmek zorunda kaldı. Çocuklarının eğitimi ve sanatsal çalışmalarından dolayı 23 yıl Almanya’da kalan büyük ozan, 2000 yılında İstanbul’da verdiği konserle Türkiye’deki sahne hayatına geri döndü. İzmir’e yerleşen ’’Bozkırın tezenesi’’, Süleyman Demirel’in cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine sunulan ’’Devlet Sanatçısı’’ unvanını, ’’Hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor’’ diyerek kabul etmedi. Ozana, 2006 yılında TBMM tarafından Üstün Hizmet Ödülü verildi. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO da 2010 yılında Ertaş’ı ’’Yaşayan İnsan Hazinesi’’ olarak ilan etti. Ünlüler türkülerini seslendirdi Yıllar önce ’’Kırşehirli Mahalli Sanatçı’’ olarak bilinen Neşet Ertaş, türküleri, saz çalışı, sazının göğsünü adeta darbuka gibi kullanışı ile büyük beğeni topladı. Her yaştan dinleyene ulaşan Ertaş, samimi haliyle de gönüllerde taht kurdu. Ertaş’ın çok sayıdaki türküsü Barış Manço, Cem Karaca, Selda Bağcan, Zeki Müren başta olmak üzere pek çok ünlü isim tarafından da seslendirildi. Son yıllarda sağlık sorunları nedeniyle İzmir ve İstanbul’da tedavi gören, çeşitli operasyonlar geçiren Ertaş, önceki hafta rahatsızlanarak yakınları tarafından Medical Park İzmir Hastanesi’ne kaldırılan ve onkoloji servisinde tedavi altına alınan, dün ise ’’primer hastalığı’’ yoğun bakım servisine kaldırılan Ertaş, hayatını kaybetti. İleri bir kanseri vardı Ertaş’ın tedavisini yapan hastanenin Onkoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uğur Yılmaz da, ünlü halk ozanının iki senedir hastalığı nedeniyle takip edildiğini ifade etti. Yılmaz, ’’İleri bir kanseri vardı. 10 Eylül’de hastanemize yatmıştı. Gereken tedaviler yapıldı ama durumunda iyileşme olmayınca pazar günü yoğun bakıma alındı. Bu sabah 08.45’te kendisini kaybettik’’ şeklinde konuştu. 74 yaşındaki Ertaş’ı tedavisi süresince eşi Seyhan, çocukları Döne, Canan ve Hüseyin Ertaş yalnız bırakmadı. İzmir’de tedavi gördüğü hastanede vefat eden Türk Halk Müziği sanatçısı ve söz yazarı Neşet Ertaş’ın, memleketi Kırşehir’de toprağa verileceği bildirildi. Ertaş’ın menajeri Gülsüm Sarıkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ertaş’ı kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını belirtti. Sarıkaya, Neşet Ertaş’ın halk ozanı olan babası Muharrem Ertaş’ın Kırşehir’deki mezarının yanına defnedilmek istediğini dile getirerek, ’’Ertaş, babasının yanına defnedilmek istediğini söylemişti. Cenaze Kırşehir’de toprağa verilecek’’ dedi. Bu arada, Ertaş’ın hayatını kaybettiğini öğrenen sevenleri ve hemşehrileri Medical Park İzmir Hastanesi önünde toplanmaya başladı. Vatandaşların oldukça üzgün oldukları gözlendi. ’Babamın avucuna defnedin’ Neşet Ertaş’ın oğlu Hüseyin Ertaş, Medical Park İzmir Hastanesi’nde düzenlenen basın toplantısında, acılarının çok taze olduğunu söyledi. Babasının Türkiye’ye malolmuş bir sanatçı olduğunu kaydeden Ertaş, ’’Bizim babamızda ama Türkiye’nin abisi, babası, kardeşiydi. Cenazesini Kırşehir’e götüreceğiz. Babası Muharrem Ertaş’ın yanına defnedilmeyi istemişti. En kısa zamanda cenazeyi götüreceğiz’’ dedi. Neşet Ertaş’ın kardeşi Necati Ertaş ise, abisinin Kırşehir’de defnedileceğini kaydederek, ’’(Babamın avucuna defnedin) demişti’’ ifadelerini kullandı. Mezarı hazırlanıyor Neşet Ertaş’ın, memleketi Kırşehir’de hüzün var. Kırşehir Belediyesi, sanatçının babası Muharrem Ertaş’ın mezarının da bulunduğu Bağbaşı Mezarlığı’ndaki mezar açma çalışmalarını sürdürüyor. Sanatçının, Bağbaşı Mahallesi’nde 16 yıl yaşadığı evde de bakım yapılıyor. ’Mahallemizin babasıydı’ Neşet Ertaş’ın İzmir’de oturduğu mahallede de hüzün hakim. Ertaş’ın komşusu Kezban Gürsoy, ’Yürüyecek hali kalmamıştı. Konuşucak durumu da yoktu. Bize ’hakkınızı helal edin’ dedi. Mahallemizin babasıydı, babamızı kaybettik. Sürekli ağlıyoruz. Onun adını mahallemizde yaşatacağız’ dedi. Bozkırın sesi kısıldı TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Neşet Ertaş’ın ölümüyle bozkırın sesinin kısıldığını ve Türk Halk Müziği’nde bir dönemin kapandığını ifade ederek, ’’Bozkırın tezenesinin Türk kültürüne verdiği hizmet hiçbir zaman unutulmayacak’’ dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ’’Bozkırın Tezenesi bil ki sazınla, sözünle öyle temiz bir hatıra bıraktın ki gönlümüz hep seni arayacak’’ ifadelerini kullandı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, yıllardır söylediği türkülerle gönüllerde taht kuran, 7’den 70’e herkesin beğenisini kazanan, Anadolu’nun sesini gurbete taşıyan Neşet Ertaş’ın kıymeti ve yokluğunun, ölümünden sonra çok daha fazla hissedileceğini bildirdi. alıntı Yalan dünya bu kadar mı yalandın Her beden yürüyen ölüymüş meğer Güya kendi yörüngende dolandın Sana bel bağlayan deliymiş meğer(Z.G) 25 EYLÜL 2012 tarihinde aramızdan ayrılan Bozlak türkülerinin ustası Değerli Ozan Neşet Ertaş’a Allah’tan rahmet yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum." Üç gün boyunca şehirde Neşet Türküleri çalınacak. Bu şehir seni unutmayacak Usta. Türk Halk Müziği sevenler seni unutmayacak. Nur içinde yat babanın ayak ucunda... |
türkülerle uğurladık herkese nasip olmaz
sakın öldü ha demeyin
türkülerle gidin mezarına bende son yeni kaydoldum ilk şiirmde "TEZENE" rahmetliye adlettim şiirimi kutlarım