9
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1592
Okunma

Kaçamakların buluştuğu bir noktadaydık
Ellerimiz kavuşurdu
Umutsuz çığlıkların son nârâlarında
Gözyaşlarının yağmur olduğu
Bir şehrin sabahına uyanırdık
İkimiz
Sen ve ben
Yalnızca kalplerimiz vardı önce
Sonra gözlerimiz
Sonra ellerimiz
Sonra da bitmek bilmeyen
Şu yangın
Sarhoştuk sabahın gözalıcı aydınlığında
Sevgileri hissederdik
Kalplerimizdeki kıpırdanmayı
Gözlerimizdeki damlaları
Ellerimizin birleşme isyanlarını
Sonra o ateşte yeniden yanardık
İkimiz
Bir sen vardın, bir ben
Bir de bizi avutan yağmur
Aşkın hüznü
Yitik bir sevdanın sonbaharında işlerdi kalplerimize
Rüzgar eserdi önce
Sonra yapraklar savrulurdu
Sonra biz, ikimiz
Zamansız bir karakışın sislerinde kaybolurduk
Oysa biz, ne ayrılığı düşünürdük
Ne de
Acıların bitmek bilmeyen sancılarını
Sevgiler dünlerde kaldı önce
Sonra acıların sessizliği
Sonra ikimiz
Sen ve ben
Sevdanın kumsaldaki
Buruk izleri olduk
Ve o koskoca ayrılık ağacının gövdesine
Adımız kazındı sessizce
İşte o zaman
Rüzgarlar savurdu önce
Sonra yağmurlar yıkadı bizi
Sonra biz
Bitmek bilmeyen bir masalın
Akşamına uyandık
5.0
100% (10)