Hep Böyle Sev
HEP BÖYLE SEV
Yüreğimin çalılıkların da geziniyorsun sevgili Zifiri karanlığımda ortaya çıkmak üzere Bana yaptıklarını düşündüm bir süre Ve sonra yaşattıklarını . İzmarit kokulu bir silgiydi, Elinde tuttuğun kadın, Ansızın kime dokunsam, darma-duman olan. Hani kimi silmek istesem Sen oluyor birden Hazır aklım yerindeyken Git istersen. Hatırlasana.. Kara kaplı kitabım sende mi hala ? Ya da sana yaptığım tablo ? Yazdığım not... "Huzurun daim olsun acılar denizim" diyerek bitirdiğim Mavi mürekkepli mektup ?... Hiç tanımadığın yataklar da, Gözlerini açarken sen, Yokmuş sana aşinalığım, Tanıdıktı oysa Esmere yakın buğday tenin. Uyuyunca geçer dediğiniz ağrılar, Hani diyorum ki Yıllardır uyuyorum Niye hala bu ağrıları duyuyorum ? Beni boğduğun sular Ya da Nefessiz bıraktığın Yastık altı hatıralar Sen gidince hepsi Su yüzüne çıktılar Ritmine uyamadığımız Sözsüz bir şarkıydı yaşadıklarımız Senden sonra yaşanacaklara Beni sağır eden Yırtıcı bir nota. Şimdi ; Verdiğin tüm sözleri bırak piyanoma Dudağıma kondurduğun Masum öpücüğün çalıyor orkestıram da Her gece yeniden doğuyor ihanetin mehtapla Seni soluyorum o ağdalı kokuyla Tenin değecek elbet karlara Buz keseceksin ... Ansızın en doruk noktamda bulacağım seni Fısıldamak üzere son kez kulağına; "Hep böyle sev" ... |