GÖZ YAŞIYLA YIKANMIŞ VİCDANTanrının elinde var olup, Dünyalık heveslere Bel bağlamış Aciz gölge... Ayağa Kalk! Azabın, kanını ısıtan Kötü kuvvete karşı Eğildiği gün başlamadı mı? Hırs; Nefsinde aç köpekler gibi ulurken Sabrı beşiğinden koparıp, Zevk denizine yolculuk eden Sen değil misin? ardına bakmadan. Her gece mahşeri unutup Tanıdık, öfkeli bir sesten, Emir almadın mı ? içindeki nefreti kusarak. Gözlerinin önüne getir Ve uzun, uzun düşünmeye başla, Zahmetin gözyaşıyla yıkanmış Bu vicdanı, Senden başka kim boğabilir Onu günah çukurunda. Soruyorum; Cehaletine doğru hükümleri giydirmek Gam’a kedere yüz çevirmek değil midir? Gönül; zamanın kılıcından Çekip almasın mı ? Yitip giden gençliğini. Ruhunu okşayan Güzel ve narin akşamlar, Sabaha temiz bırakmasın mı Göz bebeklerini yormadan. Öyle ki; Hayat sevgiye sarıldıkça Kader belki de, Güzel günleri akışına bırakacak Seni mutlu etmek için. Bütün saçma sapan tutkuları bitir Ayıl artık tutunduğun O yoksul uykulardan. Aşk saatini kurmaya başla, Bırak gözlerin Yine eskisi gibi maviyle kamaşsın Karasından ayrılıp, Çok geç değil zaman senden eskisi gibi tertemiz, SAF BİR BAKIŞ ATMANI BEKLİYOR HADİ NE DURUYORSUN HALA ...... AĞLAYAN NİSAN |
Ve..
Evet .... Ne güzel bir son... Neden duruluyor hala....
Saygılarımla şairim..