Bir ufacık dünya çizersin göz bebeklerine
her sabah odana doğar en tazesinden güneş
huzuru adında , muhabbeti gözlerinde çözersin


her dakikanın önemi kocaman olur
saniyeleri hecelersin
her iki kere ikiyi
onla dörde bölersin çoğu kez..


Bir ufacık dünya çizersin göz bebeklerine

rengarenk bir kelebek gibi
çırpınırsın çiçeğinde soluk olma yolunda
çırpınırsın çırpınmaya da
çiçeğin senden yoktur bir haberi...


o hep en suskun çiçeğe sevdalıdır

o

sen belli belirsiz yüzünde bakışını mıhlarken
farkına varmamanın soğukluğundadır



Bir ufacık dünya çizersin göz bebeklerine

apaçık sıradan kalırsın işte
sırasını şaşan bir çok mısrada
kakılı verir zırh misali yaşadıkların


sustuğun yetmez;
daha lal kelimeler seçersin ıssızlığına
hasretin yetmez,
daha bir sıla kokar şuncacık odan.

-kurşun olda bat dersin

batta ;

temizle solumda beni kavuran bu küskün ağustosu
tırnaklarımdan sök al
bir kurşunluk umudumu
karıştır bir çırpıda barut kokusuna...



başka masallarda anlat bambaşka çocuklara
duymaya recmolmuş o güzel sözlerini



hem kör,hem sağır


herşeyden daha az kalırsın
daha zayıf , daha hafif
hafifliğin ezdiği o sessizlik
takı verir ilmeği acımadan boynuna
yitik yorgun bir ceset gibi
bir gece daha katlolur susarak
devirme vaktin gelir başını
daracık yastığına






GG


...