***** GİZLİ ******
Gün ışığıyla oynaşıyor sessiz bakışlarım
Avazımda yankılanıyor hasretlik Sevinçlerime uzanan ellerin İçimdeki alaca hüzünleri okşuyor Ayaklarım yere basmıyor o zaman Mayıs şarkılarım Deli bir rüzgârla dolaşıyor başımda Nereye koyacağımı bilemiyorum özlemini Ne ben şehre sığıyorum Ne de şehir bana. Şimdi İçime binlerce kuş konuyor İki şehir arasında, Saçlarıma ay düşüyor Yılları birbirine eklerken, Görülmemiş rüyalarım Işıkları söndürülmüş odalarda Yıldızlarla ıslanıyor O an kırmızı bir yangın başlıyor başucumda Sıcak sabahlar dokuyorum ilmek ilmek Seninle uyandığım her güne Şiirler adıyorum Sabırla bekliyor kelimelerim. Bugün tenime doğan güneş Tenha sokaklarımın sonsuzluğunda Ellerin gibi dokunuyor yorgun dudaklarıma Süzülüyorum ışıkların raksında Aşkın narına açıyorum hayal bahçemi Ürkek bakışlarım takılıyor gözlerindeki yemine Susuyorum Üşümüşlüğümü unutup Karanfiller açan ellerine sığınıyorum. Şefkatin dokunuyor kalbime Avuçlarında bir ömür Tutuklu kalıyorum. Zeynep Nilgün GÖKÇEÖZ |
Avazımda yankılanıyor hasretlik
Sevinçlerime uzanan ellerin
İçimdeki alaca hüzünleri okşuyor
Ayaklarım yere basmıyor o zaman
Mayıs şarkılarım
Deli bir rüzgârla dolaşıyor başımda
Nereye koyacağımı bilemiyorum özlemini
Ne ben şehre sığıyorum
Ne de şehir bana.
Bir şarkının notalarına düştüğümde
özlem kelimesinin içinde, kayboluyordum
bedenim heykel oluyordu
içimde ne varsa ağlıyordu
sanki tüm organlarım çalışmaz hale geliyordu
özlemek hiç bu kadar taşıyamayacağım boyuta ulaşmamıştı
yıllarca görmediğim halde seni bile bu kadar özlememiştim be anne
sev, sevmek güzel bir duygu demiştin bana
sonra bu kadar acıtacağını hiç söylememiştin anne
yoksunuz şimdi hiç biriniz
ne ben içime sığıyorum
ne de içim bana
hadi uzat bana ellerini
düş göğün göğsünden
zamanlarımın içine...
özlemi törpüledikçe kaderimi
ömrün gün sayısından düşüyordum
bir ben biliyordum benden düşenleri
bir de gözlerim biliyordu benden gidenleri...
Şimdi
İçime binlerce kuş konuyor
İki şehir arasında,
Şimdi
gözlerimde kalan gözlerine baktığımda
sanki gökkuşağına renk veriyorum
eksik renklerine nispet...
geçmişe alınan gusül
sevdanın içine düşmüş iken
iki şehir arasında
yollar mı kalabalık olacaktı
yoksa olmayan mesafeler mi
kırık asfaltların üstüne basan topal bir ayakta
virgül olmuş bir aşkın mazisinde kalmıştı
içimdekiler...
Karanfiller açan ellerine sığınıyorum.
Şefkatin dokunuyor kalbime
Avuçlarında bir ömür
Tutuklu kalıyorum.
anne kokulu bakışında
en derin noktalarıma dokunuyordun
işte o zaman
gül kokuyordu bahçelerim..
son nefesime kadar
ben sende kalmıştım son/gül
yaşadığım en güzel duygunun adı
senmişsin...
Her zaman söylemişimdir, bir çok kişi şiir yazar ama Zeynep Nilgün bir başka yazar, içinde çoşku ve aşk başkadır sihirli kelimelerinin arasında sevda yatar, tebriklerimi saygı ve sevgilerimi iletiyorum abla...