*-*-*-*-KORSAN
Farkında değilsin
Kar taneleri içinde eriyor karşılıksız duyguların Mutlu cümleler kuramıyorsun Yatağı kurumuş hayallerinde Özgür değil aşk sende Çünkü Sadece sen seviyorsun…. Yüreğin sancılı, sözlerinin mevzusu derin Uçucu dileklerin kendini sağaltıyor Tinsel mahzenlerinde. İsyan olup haykırıyor her mısra kapanmaz yaralarında. Kış ortasında güz güneşi olabilseydin keşke Yüreğe sığmayan sevdaları anlayabilseydin keşke Tek kişilik destanlarını Bir zemheri iniltisiyle yazmasaydın keşke. Bak omuzların çökmüş hasret taşımaktan Kederler yıkıyor yüzünü Demir parmaklıkların ardından Mayıslar korkutuyor Gece yarısı kurduğun düşleri. Her bakışın son söz gibi. Saklanma göğsünde dörtnala koşan sevdandan Aşkın başladığı yere dön puslu yüreğinle Nefesinden taşan kinle yasa bürün Istırapların ağıt karıyor ellerinle Tenin kafiyesizce zikrediyor Saklı sevdanın yörüngesinde. Öfkeye ve hasrete bulanmış şiirlerini yaz durmadan, Kâğıda vurduğun kaleminden Karanlık sıçratma. Ayakaltı meyhanelerine benzemesin cümlelerin Korkularını teselli et Virgüllerle ayırma itiraflarını Hasret çektiğin yılların üstünü Istıraplarla ört Ama bana dokunma… Çünkü ben Umutlu bir sürgünüm. Zeynep Nilgün Gökçeöz |
Istıraplarla ört
Ama bana dokunma…
Çünkü ben
Umutlu bir sürgünüm." Zeynep Nilgün Gökçeöz
Sürgün de olsa umutlu olmak, mutsuzluğu ti'ye alıp dalgalarla sürgüne yol almak şiirce ama şaircedir. Yani Zeynep'çedir!
Ancak "Hasret çektiğin yılların üstünü / Istıraplarla ört" üstünü örtmek güzel de neden ıstırapla? "İsyan olup haykırıyor her mısra / kapanmaz yaralarında." Istırap sözcüğü bunca direngenlik içinde biraz sızlanma gibi olmuş.
Bu küçük eleştirim şair ruhunuza dokunup, yüreğinizi incitmez umarım. İmge örgünüze ve sözcüklere hükmedişinize hep hayran olmuşumdur. Yine güzel bir şiirdi. Kutlarım can şairem. Saygılarımla...