İÇİ DIŞINDAN BÜYÜKEşya üç, zaman dört, Bilinç beşinci boyut… Kan gözüne çok şey soyut… Can gözüne her şey somut. Külli varlığı görüp can gözüyle… Duyurandan günümüze, On dört yüzyıl geldi geçti. Yaşarken çoğunluk zulmet içinde, İlmi olan bilimle Hakk’ı seçti. Onlar; tahkik yolunu seçenler, Görmedikçe inanmamaya and içenler… Madde evrenini gözlediler, gözlediler… Farkında olmadan Furkan-ı izlediler. Görünen; element ti, molekül dü, atom du. Atom; elektron du, nötron du, proton du. Onlarında her biri; Mezon du, bozon du, foton du. Makro kosmoza bakıp, bakıp, Aktar-ı semavat ta dindiler. Mikro kosmozda derinlere indiler. Mezon’u, bozonu oluşturan Kuantlar vardı. Sonuncular, kuarklar ve leptokuarklardı. Hayret! Kesirli çıkıyordu kuarklardaki yük. Üstelik içi dışından büyük. Eksik yükün adresi, Ötelerin ötesi. İşte kesin delil, İşte bürhan. Bu bir ahiret gösterisi. Çarptılar topladılar. Böldüler çıkardılar. Yaptıkları çok çetin işti. Zorladıkça kur-an yetişti. Tardyon (madde-nar) Kuark’ın eksik yükü, Takyon (mana-nur) melek de bulundu. Eksi bir bölü üç veya iki bölü üç madde, Artı iki bölü üç veya bir bölü üç mana; Eşittir bir. Denklem tamamlandı akıl inandı. Demek ki O; Evren sabiti(Allah) bir. “Ey mutmain olan nefis; Rabbin senden razı, Sen Rabbinden razı, Ebedi olarak cennetime gir.” Anladıkça vecde gelip şahadet getirdiler. Rahman-Rahim Allah’a secde ettiler. Ilgın -.1994 Hacı Ali Bayram |