)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-489-)(-)(-)(
*************************************************************************
Omuzuna Dost diyerek dost bağına uğradım Yari gördüm almış nar omuzuna Alçaklı yüksekli ne güzel dağlar Ne fayda sarılmış har omuzuna Yoksulluk dediğin ömür cefası Sonuna dek sürülmemiş sefası Azrail bir melek olmaz şakası Bindirir dört tane er omuzuna Gördüğümde baktım bir ulu çınar Bir kuş var bir yılda bir sefer konar Can kafesten çıkar bedenin donar Dökülür zülfünden ter omuzuna Gel Aşık Zamani ayrılma haktan Nice padişahlar indiler tahttan Yaratıldın hava sudan topraktan Akıbet inersin yer omuzuna ******************* Narmanlı Zamani ******************* 1961 yılında Erzurum İli’nin,Narman ilçesi’nin, Alabalık köyünde doğdu. Asıl adı Ebubekir Avcı’dır. Köylerinde okul olmadığından okuma yazmayı bazı yakınlarından öğrendi. Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Köy meclislerinde dinlediği büyükleri ve köylerine gelip giden aşıklar aracılığıyla kendini geliştirdi. Yaklaşık 15-16 yaşlarında yaptığı bir bağlama ile kendi kendine çalmayı öğrendi. Aynı dönemlerde köylerine gelen Aşık Nusret Toruni (1945-2003) tarafından beğenilince de onun yanında çıraklığa başladı. Böylelikle şiire ve aşıklığa ilişkin temel bilgileri hem Toruni’den hem de Hüseyin Sümmanoğlu’ndan öğrenme ve yetişme fırsatı buydu. Askerlik dönüşü yörede adı duyulmaya başlayan Zamani’ye mahlası da Nusret Toruni tarafından verildi. Bu dönemden sonra Konya Aşıklar Bayramı da olmak üzere birçok şenlik ve etkinliğe katıldı, çeşitli ödüller aldı. Geleneklere bağlı olarak birçok türkülü anlatıyı da öğrenen Aşık Zamani’nin şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmalarda yayınlandı. KAYNAK:© BeKa Sitesi ************************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-489-)(-)(-)( Yüklenmiş sevdanın bütün yükünü Ateşten gömleği dar omuzuna Geliyor ard, arda derdin akını Dedim onları da sar omuzuna Görürsün bu aşkın bahar güzünü Anlarsın canan’ın gerçek yüzünü Sevda ile gelen hazan, hüzünü Nasıl olsa taşır ver omuzuna Yakışmış dudağa gelincik alı Saçlar svruluyor sanki gül dalı Göz nuru ördüğün ipekten şalı O yar görsün diye ser omuzuna Adın unutturmak kolay mı dile Yakarsın yüreğim sen bile bile Belki gelir diye bakarken yola Yığılır kış günü kar omuzuna Tutuldu sevdaya yar göre göre Yitirme aklını bak Allah vere Dertlerin bazısı düşerken yere Düşeni kaldırıp kor omuzuna Karşı koyar ise kır kafasını Kırıp kurtul derim dert kafesini Gördüğün her yerde aşk küfesini Tutup ta ucundan vur omuzuna Lüzumsuz’um eğer vuslat olursa Değer acılara kıymet bilirse Eğer o canandan mektup gelirse Gözünün yerine sür omuzuna Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |