17
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1591
Okunma
Omuzuna
Dost diyerek dost bağına uğradım
Yari gördüm almış nar omuzuna
Alçaklı yüksekli ne güzel dağlar
Ne fayda sarılmış har omuzuna
Yoksulluk dediğin ömür cefası
Sonuna dek sürülmemiş sefası
Azrail bir melek olmaz şakası
Bindirir dört tane er omuzuna
Gördüğümde baktım bir ulu çınar
Bir kuş var bir yılda bir sefer konar
Can kafesten çıkar bedenin donar
Dökülür zülfünden ter omuzuna
Gel Aşık Zamani ayrılma haktan
Nice padişahlar indiler tahttan
Yaratıldın hava sudan topraktan
Akıbet inersin yer omuzuna
Narmanlı Zamani
1961 yılında Erzurum İli’nin,Narman ilçesi’nin, Alabalık köyünde doğdu. Asıl adı Ebubekir Avcı’dır. Köylerinde okul olmadığından okuma yazmayı bazı yakınlarından öğrendi.
Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Köy meclislerinde dinlediği büyükleri ve köylerine gelip giden aşıklar aracılığıyla kendini geliştirdi. Yaklaşık 15-16 yaşlarında yaptığı bir bağlama ile kendi kendine çalmayı öğrendi. Aynı dönemlerde köylerine gelen Aşık Nusret Toruni (1945-2003) tarafından beğenilince de onun yanında çıraklığa başladı. Böylelikle şiire ve aşıklığa ilişkin temel bilgileri hem Toruni’den hem de Hüseyin Sümmanoğlu’ndan öğrenme ve yetişme fırsatı buydu.
Askerlik dönüşü yörede adı duyulmaya başlayan Zamani’ye mahlası da Nusret Toruni tarafından verildi. Bu dönemden sonra Konya Aşıklar Bayramı da olmak üzere birçok şenlik ve etkinliğe katıldı, çeşitli ödüller aldı.
Geleneklere bağlı olarak birçok türkülü anlatıyı da öğrenen Aşık Zamani’nin şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmalarda yayınlandı.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-489-)(-)(-)(
Yüklenmiş sevdanın bütün yükünü
Ateşten gömleği dar omuzuna
Geliyor ard, arda derdin akını
Dedim onları da sar omuzuna
Görürsün bu aşkın bahar güzünü
Anlarsın canan’ın gerçek yüzünü
Sevda ile gelen hazan, hüzünü
Nasıl olsa taşır ver omuzuna
Yakışmış dudağa gelincik alı
Saçlar svruluyor sanki gül dalı
Göz nuru ördüğün ipekten şalı
O yar görsün diye ser omuzuna
Adın unutturmak kolay mı dile
Yakarsın yüreğim sen bile bile
Belki gelir diye bakarken yola
Yığılır kış günü kar omuzuna
Tutuldu sevdaya yar göre göre
Yitirme aklını bak Allah vere
Dertlerin bazısı düşerken yere
Düşeni kaldırıp kor omuzuna
Karşı koyar ise kır kafasını
Kırıp kurtul derim dert kafesini
Gördüğün her yerde aşk küfesini
Tutup ta ucundan vur omuzuna
Lüzumsuz’um eğer vuslat olursa
Değer acılara kıymet bilirse
Eğer o canandan mektup gelirse
Gözünün yerine sür omuzuna
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (16)