SON DAMLA
Yıllarca sustum diye sandın ki; böyle gider.
Umursamaz olsaydım; belki daha yutardım. Bozuyorum yemini, sabır buraya kadar! Bu canı musallaya kimin için yatırdım? Yalanın binbir çeşit, hangisine kanayım? Eski ben değilim ki seni dürüst sanayım, Zerre kadar kaldıysa; ateşlerde yanayım, Sana olan sevgimi ne yazık ki yitirdim ! Maymundan iştahlısın konarsın daldan dala, Bülbül bile sadıktır atlamaz gülden güle, Adın çıkmış çapkına dolanır dilden dile, Sana olan saygımı ne yazık ki yitirdim ! Susunca iyiyim de konuşunca kötü mü? Giderim düşünmeden alıp da ceketimi, İhanet denen illet kemirirken etimi, Kimseleri rahatsız etmez gönül patırtım. Hangi cam düzelir ki paramparça olunca? Hangi gül tekrar tekrar yeşerir ki solunca? Hangi aptal kanar ki yalanını bilince ? Açtım artık gözümü, ölüden de beterdim. Pişman olup da birgün gelme sakın kapıma! En yıkıcı darbeyi sen vurdun ya yapıma! Yıkılsın gönül evin, yenisini yapama. Yerle yeksan oldum da duyulmadı çatırtım. Tükettin günden güne varamadın farkına, Gidip de gönül verdin, meymenetsiz çirkine! Yıllarca döndürdüğün; yalan dolu çarkına Çomağımı sokup da ben de seni bitirdim! Şiir ve yorum: SESSİZ PERİ |