Dostlarım yüzüme gülüp geçmeyin
Sizin içinizi bilmek kim ben kim
Hesapsız oy atıp adam seçmeyin
Peygamber yolunu bulmak kim ben kim

Hiç bitmiyor sizler ile savaşım
Size kefen olmaz benim kumaşım
Elbette gözümün üstünde kaşım
Gönlünden hasedi silmek kim ben kim

Kara kaplı Kâbe sözüme benzer
Muallak taşı da özüme benzer
Yıldızlar semada gözüme benzer
Üstünüze nazar kılmak kim ben kim

Hakiminiz hüküm vurmuş boynuma
Caşıtınız girmiş çoktan koynuma
Kamera koyan siz her bir aynama
Hakk’ın bildiğince gülmek kim ben kim

Gül ile bülbüle bir mesel satan
Umuda kurşunu sapanla atan
Dikenim dostunun yolunda biten
Bekleyip sonsuzu delmek kim ben kim

Olmazım olamaz olurum olur
Her ne soruyorsan cevabı bulur
Benden geriye bir selamet kalır
İbreti kibirden almak kim ben kim

Hemi Çin Maçinde hemi hiçinde
İlimsiz amelim nasıl niçinde
Öyle değil altın gümüş içinde
Balçık deryasına dalmak kim ben kim

Ben odunum sizler ağaç iseniz
Tahtınız olurum siz taç iseniz
Şen şakrak bahçeyim kıraç iseniz
Yağmur gibi rahmet olmak kim ben kim

Sözüm hep derinde gözüm en uçta
Hilal dalgalanır baktığım burçta
Cebimde yok iken verdiğim borçta
Sakladığınızı çalmak kim ben kim

Demir leblebiden ferman kalesi
Nemrud’un diktiği iman kulesi
Ceylan derisinde çivi balesi
Kafiri tersinden silmek kim ben kim

Derya diplerinde yanan ateş ben
Fay hattında dağ ucunda ötüş ben
Buzulu eriten sıcak güneş ben
Cehennemde kalmak kim ben kim

Yüzünden özüne selam ederim
Sanma Azrail’i canda güderim
Dünyevî’yim habersizce giderim
Yol sonunda size gelmek kim ben kim