of of
Son konuşmaydı son sözlerdi
dudaklardan kızgınlıkla dökülen kendi yolumuza gidecektik ,kendi baharlarımızda düşen cemrelerle ısınacaktı içimiz, sözcükler düğüm düğüm olması gerekirken ne kadar rahattı söylenenler –kızgınlık akrebi deliğinden – çıkarmıştı, sıradan bir kavga gibi gorunsede sondu, her şey bünyeler kabul etmesede gerceği, hala içimde kocamansın hala büyüyorsun hala masallar anlatıyorum , gecenin vakitsiz zamanlarında kendimce , yoruyorsun beni küçük kız içimde koşturmaların yok mu ? Dur diyemiyorum sana gidişine diyemediğim gibi, koş koşa bildiğin kadar bir aşkın kollarına , götürdüğün bakışlarımı yüreğimi koy ver Erciyesin tepesine, karı erimez buz tutar miladı sen olan yüreğim ve aklımın evveli sen ,tutunduğum sen , kör bakışlarımda esen zülüflerin kokusunda sen , sen …. Nazlı yar ,kanat takıp sevgimi göndermek istediğim zamanlar da kırgınlığıma yenik düşüp soldurdum her badeyi yudumlarken kaldım , geceleri ördüğün atkılar ,ve o küçük notların hala durur korkuyorum bazı zamanlar bakmaya , bir hayalsin artık benim için sana dair bütün gerçeklik yok ki nazlı yar içimde seni senli bir düşteyim , , yüzlerce öfke nöbetinde eskidim , Ve iyi değilim artık kalemim solgun cümlelerle dostlukta, başka bir sevda konmadı solgun cümlelerime , baya bir kiloda verdim , saçıma ilk aklar düştü, bilmem ki nerdesin, hangi eller sarıyor seni , hangi hülyadasın bilmem ki, Baktığım yıldızları görüyor musun? gözlerinin yansıması düşüyor her gece ,uzun zamandır geceleri uyuyamıyorum , gökyüzünde ki yansımalarını yakalarken buluyorum kendimi, Kara kaplı deftere sığmıyor artık yazdıklarım tükendi, okuyamadığın bir türlü ,ne kadar çok merak ederdin , ve geceleri sana anlattığım masallar gibiydi yaşadıklarımız , . abdil |
Tebrikler
Selam Saygı Sabır ve Dua ile
A.E.O