)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-466-)(-)(-)(************************************************************************ Sevdiğim Yanağın döşümde elim saçında Okşar iken uyanmışım sevdiğim Sanki ateş basmış terler içinde Kana tere boyanmışım sevdiğim Yüreğime bir kor düşmüş yanmışım Sen Aslı’ya ben Kerem’e dönmüşüm Bu vuslata ulaşırım sanmışım Her çileye dayanmışım sevdiğim Başındaki tacın baharın gülü Sakın Turani’yi sanmak ki deli Şu benim gözümde dünya güzeli Yoluna baş koyanmışım sevdiğim ******************* Turani Baba ******************* 1938 yılında Kayseri İli’nin,Sarıoğlan İlçesi’nin Karpınar köyünde doğdu. Asıl adı Duran Özaydın’dır. İlkokulu köyünde bitirdikten sonra ortaokul ve astsubay okulunu Konya’da okudu. Yaşadığı bölgede yetişmiş aşıkların ve ozanların eserlerine büyük ilgi duyan Duran Özaydın öğrenciliği esnasında zamanın Ergun Zorlutuna’dan ve Eşref Yazgan’dan müzik ve nota dersleri aldı. Daha sonra 1957 yılında Ankara’ da Halk Eğitim Merkezinde ve Ahmet Gazi Ayhan ile Bayram Aracı’dan bağlama dersi aldı. Küçük yaşlardan beri halk müziği ve şiirine ilgi duyması ve yöreye gelen birçok aşığın etkisiyle şiire de yönelen Özaydın sonraki yıllarda Veysel, Ali İzzet, Mahzuni gibi birçok aşıkla da tanışıp dostluk kurdu. Şiirlerinde ise genellikle Turani ya da Turani Baba mahlasını kullanmaktadır. 1960 yılına dek dönemin halk müziği sanatçılarından Nezahat Bayram ve birçok sanatçının saz grubunda yeraldı. 1960’lı yıların sonunda Almanya’ya gitti. 1977 yılından itibaren de kendi adına kurduğu müzik yapım şirketi aracılığıyla kültürel ve müzik etkinlerini sürdürdü. Bu dönemde Musa Eroğlu, Belkıs Akkale, İhsan Öztürk, Atakan Çelik gibi sanatçılarla çalıştı. Ayrıca TRT’nin fahri prodüktörlüğünü de yapan Özaydın, değişik kültürel kurumlarda bağlama dersleri de verdi, mahalli sanatçı olarak TRT bünyesinde birçok programa katıldı. KAYNAK:© BeKa Sitesi ************************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-466-)(-)(-)( Ben gurbet ellerde sense sılada Gel deyişin duyanmışım sevdiğim Ayrılık elinden düştüm dile de Çile olup yağanmışım sevdiğim Her saat her dakka adın anıpta Her gelip geçeni ben sen sanıpta Sevda ateşiyle kor kor yanıpta Bulutlara ağanmışım sevdiğim Sevda çiçeklerim açmadan soldu Bu ela gözlerim yaş ilen doldu Arada engeller koca dağ oldu Sarp dağlara dayanmışım sevdiğim Sevdiği duymak hoştu dilinden Bir buse alsaydım gonca gülünden O tutamadığın elim elinden Yıldız gibi kayanmışım sevdiğim O günden bu güne uykular kaçtı Kuşlar büyüdü de yuvadan uçtu Senden ayrılalı üç yüz gün geçti Günlerini sayanmışım sevdiğim Deli seller ile çağlayıp akıp Haber varmı diye yollara bakıp Korkulu rüyalar görüp, ağlayıp Kaç geceler uyanmışım sevdiğim Lüzumsuz ağıtlar biter mi dilde Ah-ı zarda inler o bülbül gülde Ümidin kesince şu gurbet elde Ölüyorum diyenmişim sevdiğim Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
Bir buse alsaydım gonca gülünden
O tutamadığın elim elinden
Yıldız gibi kayanmışım sevdiğim
O günden bu güne uykular kaçtı
Kuşlar büyüdü de yuvadan uçtu
Senden ayrılalı üç yüz gün geçti
Günlerini sayanmışım sevdiğim
Deli seller ile çağlayıp akıp
Haber varmı diye yollara bakıp
Korkulu rüyalar görüp, ağlayıp
Kaç geceler uyanmışım sevdiğim
Lüzumsuz ağıtlar biter mi dilde
Ah-ı zarda inler o bülbül gülde
Ümidin kesince şu gurbet elde
Ölüyorum diyenmişim sevdiğim
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
Sadık Dağdeviren (ASIKLUZUMSUZ
Usta kalem, her zamanki tadında yine güzel bir şiir okudum sayfanda
Yüreğin kalemin daim olsun
Saygılarımla selamlar