MEZAR TAŞIMDA ADINMasallarımın en güzel yerinden çıkarıp aldım seni gönlüme Şiirlerimin en güzel yerinde gördüm Bana aşkla bakan gözlerini En acı duyularımdan çıkardım seni sevmenin cesaret gerektirdiğini Rüzgârda kalınca anladım aşktan büyük bir fırtınanın insanı yıkamayacağını Yağmurda ıslanınca anladım hayatın bir yağmur damlası gibi kayıp gittiğini Ve ben seni sevince anladım sevmenin sevgiliden gerçekten bağımsız olduğunu Hayatta en zor kararların seninle kolaylaştığını bilmezdim Ben her sonbaharda böyle üzülmezdim Sen benim avuçlarıma konan kar taneleri gibisin O kadar değerli o kadar önemlisin ki gittiğinde asla geri gelmiyorsun Ve her sonbaharda yağmura dönüp kıymet bilmeyen yüreklere gidiyorsun Savruldukça savruluyorsun işte Her mevsimde başka iklimlere Her mevsimde değişiyor yüreğin Her mevsimde unutuyorsun kendini Sen her mevsimde kışları yaşıyorsun ama Ardından baharı getiriyorsun Bense öyle bir ateşle yanıyorum ki Öyle kışlar yaşıyorum ki Baharı çoktan unuttum Öyle bir kış yaşıyorum ki Arkasından asla bahar gelmiyor Unuttum çiçeklerin sebepsiz açtığını Şimdi yanımda kalemim ve kâğıdımla tek başıma kaldım Ne geceler ne de gündüzler Çare oluyor dertlerime Ben yine ağlıyorum ve ben yine seviyorum Sense çoktan unutmuşsundur benim sevgimi Ben yine yalnızım ben yine sevdalıyım Benim güneşim çoktan battı Yalnız gecelerimde şiirlerime seni yazıyorum Dayandığı yara kadar senin için ağlatacağım bu yüreğimi Senin için ölsün hiç fark etmez Sen başka mevsimleri yaşarken zaten sıcaklığını yitirdim ve uçurumlara karıştım Sadece hayalim belki de şimdi Bedenim ve ruhum ayrılmış sessizce Ben yokum işte artık Sadece şiirlerim kaldı benliğimden geriye Bir de gözyaşlarım Biriktirdim sana veriyorum Her yağmur yağdığında hatırla beni Ve bil ki her yağmurda seni baharlara hazırlıyorum Her yağmurda ben beni yine yine bir kez daha kaybediyorum Buna dayanamasam da avuçlarından kayıp gidiyorum Bir dağ misali büyüktü sana olan sevgim Şimdi ne dağ kaldı yeryüzünde ne de sevgi kaldı yüreğimde Öyle bir boşluğa ittin ki beni Tükendim uğruna her şeyimi vermekten Yüreğimde bir yerlerde her yattığımda sızlatıyorsun kalbimi Bu kadar acıyı boşuna mı çekmişim Böyle ölürcesine Boşuna mı yanmışım Şimdi yokluğumla baş başa yok oluyorum her geçen gün Kimse bilmese de kimse göremese de gözlerimdeki acıyı Ben her gözyaşımda kalbime saplanmış bir hançeri çıkarıyorum Ve bir gün düşüp kalacağımdan korkuyorum Ölüyorum belki de artık Sessizce bir köşede tükenip gideceğim biliyorum Ama hiçbir korkum yok aşktan Tekrar gelsem dünyaya ben yine aynı acıları yaşamayı seçerdim Bu acılar öldürüyor işte beni Bu hatıralar mahvediyor yüreğimi Ben yokum artık Senin unutmaktan dönüyorum Yorgunum çok yorgunum Belki elimde verdiğin güllerin dikenleri Gözlerimde yenilmişliğin çaresizliği Ve belki de ben çoktan hayata kapadım senin o çok sevdiğin yaşlı gözlerimi Şimdi başımda toplanmış bir kalabalık Kulağımda ayak sesleri Sen başucumda ağlıyorsun Gözyaşların ıslatıyor gözlerimi Ve son kez kulağıma eğilip söylüyorsun sevdiğini Ama ne yazık ki çok geç artık Ben çoktan kaybettim güneşimi Ve asla geri kazanamayacağım Üstümde beyaz bir kefen örtülü Ben başkalarının kollarında yavaş yavaş Mezarıma taşınıyorum Son kez gözlerini görüp her şeyi bitiriyorum BİR GÜN GÖÇÜP GİDECEKTİM HAYATIMI GÖZLERİNDE GEÇİRECEKTİM İÇİMDE GEÇ KALMIŞLIĞIN ACISI VE BEN ŞİMDİ PİŞMANLIĞIMI NASIL GİDERECEKTİM Mezar taşında da sevdiğim Sana son sözlerimi bıraktım Bir gün yolun düşerse buralara Gözyaşlarınla sula kalbimdeki güllerini Ve asla unutma yalnızlığın insanı mahvettiğini |
Bir aşkın anatomisi gibiydi...