)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-462-)(-)(-)(
************************************************************************
Eyvah Ey Tatlıca yaşarken huzurlu iken Bir dert tuttu kaldık haya eyvah ey Noksansız her şeye hazırlıyken Atlı iken kaldık yaya eyvah ey Felç vurmuşta oynatamaz elini Yenememiş bu dünyanın felini Hizmet eder oğlu kızı gelini Ağlıyordu doya doya eyvah ey Konuşmak yok ediyordu işaret Çok çalışıp yapıyordum ticaret Zorlanırdı alıyordu hararet Dalıyordu hemen suya eyvah ey Sol gözü sol eli sol yanı felçli Dalardı gözleri ağlardı içli Ey zamanında da eyidi güçlü Ağlar der ki kader bu ya eyvah ey Ağaydı paşaydı bey idi Bayram idi düğün idi toy idi Bilemezdi benim sonum bu idi Yattı kalktı gördü rüya eyvah ey Felçlidir ya oynatamaz kolunu Sağı kıpırdatır bilmez solunu İşaretle kabristanın yolunu İskeletti sanki güya eyvah ey Tiryaki’yim gözlerimde yaş kaldı Perişanım sanma gönül hoş kaldı Adam öldü gitti yeri boş kaldı İşte bakın yalan dünya eyvah ey **************** Aşık Tiryaki **************** 1958 yılında Artvin İli’nin,Şavşat İlçesi’nin Hantuşet (şimdiki adı Hanlı) köyünde doğdu. Asıl adı Kemal Gümüş’tür. İlkokulu 2. sınıfa dek köyünde, 3. sınıftan sonra Şavşat’ın Zendere (şimdiki adı Arpalı) köyünde okudu. Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Köylerine gelip giden aşıkları ve bazı yaşlı insanları dinleyerek kendini geliştirdi. Özellikle Aşık Deryami’den (1926-1987) etkilendi. Sonraki dönmede kısa bir süre de ondan aşıklık geleneği ve şiire ilişkin ders aldı. Aşık Tiryaki’nin dedesinin adından hareketle mahlasını da Aşık Deryami verdi. Bağlamayı ise kendi kendine öğrendi. Sonraki yıllarda Nusret Toruni (1945-2003) ve Murat Çobanoğlu’dan (1940-2005) etkilenerek onların tavrını kendine örnek aldı. Türkiye’nin birçok bölgesinde değişik şenlik ve yarışmalara katıldı ve çeşitli ödüller aldı. KAYNAK:© BeKa Sitesi ************************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-462-)(-)(-)( Yaşamak bu değil bu olmamalı Yaşıyoruz biz de güya eyvah ey İyilik yapanı kul bilmemeli Yaptığımız yalan, riya eyvah ey Orta yaşlı kırkı geçmiş bir hanım Erkeği öpüyor ve diyor canım Sonuçta erkeğim kaynıyor kanım Kalmadı ki edep, haya eyvah ey Şu bilgi çağında karıştı devre Nükleer enerji bak evre evre Çernobil patladı mahvoldu çevre Radyasyon da koyduk çaya eyvah ey Güzel gösterirmiş güzeli kına sürme çek gözüne istersen dene Güzelim der durur maşallah çene Suratın tamamı boya eyvah ey Cennet köşelerde sefa sürmüşler Ar damar çatlamış vede kırmışlar Çıplaklar adıyla kampta kurmuşlar Hele bak sahile, koya eyvah ey Kandırıyor insanları soyuyor Nerde menfat bulsa ora kayıyor Dün söz verip ertesi gün cayıyor Bozulmuş insan da maya eyvah ey Lüzumsuz haramla beden şişiyor Zaman zaman boyun, haddin aşıyor Keli görünüyor takke düşüyor Çıkıyor her gün bak foya eyvah ey Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
Son zamanlarda okuduğum en güzel şiirler. Aşık Tiryaki kendi halini siz ise memleketin halini o kadar güzel dile getirmişsiniz ki üzerine söylenecek söz kalmamış.
Bu şiiri aldım ve dostlarım, öğrencilerim de okusunlar, feyz alsınlar diye face book sayfamda paylaştım.
Ellerine, gönlüne sağlık.
Selam ve sevgilerimle.