KARAKOÇ’UN ARDINDAN
Bir çınar devrildi yasta yeryüzü
Alev titrek kaldı şiir ağladı Mihriban susarken yutkundu sözü O ummana daldı şiir ağladı İki bin on iki haziran yedi Kara haberini ajanslar dedi Şair Abdurrahim Karakoç adı Ekranlara geldi şiir ağladı Hükmü ilahiye uydu yürüdü Gökyüzünü kara bulut bürüdü Yücedağ başında beyaz kar idi Mevla çekip aldı şiir ağladı Yeri dolmaz koca yürekli adam Gelenler gidecek kalsın hoş sedam Bir duvardı kepti yıkıldı odam Ümitlerim soldu şiir ağladı Ağıtlar yükseldi koçun hasına Ağlayarak girdim gün ortasına Gözlerim yaş ile gönül yasına Boşaldıkça doldu şiir ağladı Vuslat beklentisi sona ererken Mihmandardı şairlerle yürürken Her canlı ölümü tadacak derken Kalem mahzun oldu şiir ağladı Binlerin duası kaplar âlemi Elbet yas tutacak altın kalemi Tarifsiz koyduğu acı elemi Yürekleri deldi şiir ağladı Sevdadır gönlünden gönlüme akan Ölüm hakka varış ameldir yakan İlçen Ekinözü kütükte çıkan Azrail’di buldu şiir ağladı Kalenderim aşk kâğıda sığmadı Dik duruşlu zulme boyun eğmedi Onsuz battı güneş daha doğmadı Kara toprak güldü şiir ağladı 07. 06. 2012 Haşim Kalender Üstad Abdurrahim Karakoçun ölümünü öğrendi-ğimde yazdığım şiir. Allah rahmet eylesin |
Mekanı cennet, ruhu şad olsun.
Vefalı yüreklere selam olsun.
Cumanız mübarek olsun.
Sayğılarımla üstadım.