Çukurova Karpuzu
Sıra sıra kamyon katarları her daim,
Ve bozulur gecenin sessizligi. Saat sabahın üçü, Terkisinde yarı uykulu aç bedenler. Tüm şehri uykuda çukurovanın, Baldırı çıplak fahişe bedenleri hariç. Caddelerde tatlı bir kargaşa, İş-emek- ekmek kavgasında herkes. İşçiler atlı karınca terkisinde mutlu, Dümende para agaları yol alır umutlu. Bir sabahçı fırınında emek yanar, Ortalık ekmek kokar buram buram. Çurovada ise, Yürek yanar açlıktan sefillikten. Son duraga gelmeden kahvaltı, Ekmek arası peynir domates hak ediş. Ve gün dogmadan başlar, Emekçinin karpuzla it dalaşı. Koyu yeşil kabuklu kıpkırmızı karpuzlar, Ne yenir nede toplanır susuz yaz sıcagında. Kimi sarı sıcakta atar toplar kümeler, Kimi kan revanla boguşur kamyonlara yükler. Güç derman biter beden sızlar, Akşamı geç olur işi bitmez çukurovanın. |