Eski, püskü, paslı, tozlu bir aşk arıyorum,
Gören oldumu?

On yaşında yanakları çukur bir kız çocuğu,
Hafif balık etli, saçları at kuyruğu,
Üzarine giymiş sıfır kollu beyaz badisini,
Birde tek askısının hep çıktığı,
Mavi bahçevan pantolonunu...

Sokak arasından geçmiş bir aşk!
Hep plotonik takılmış bizim aptal kız,
Vurulmuş, ela gözlü, kıvırcık saçlı bir aleviye,
Hakkını verelim çocuk çok yakışıklı..

Bir idda üzerine koymuş kafasına bizimkisi o çocuğu,
"Aşık edicem" demiş arkadaşına, "senden önce"
O her gelişinde mahalleye, çıkmış topla,
Topla oynanan bütün oyunlarını sergilemiş,
Hatta kaleci bile olmuş maçta..

Gel zaman git zaman çocukta vurulmuş buna,
Teklif gelmiş, sırf idda için kabul etmiş bizim kız,
Ama kıskanmaya başlamış onu zamanla,
Aşık olmuş ah aptal kız onu tanıdıkca..

"Olmaz" demiş kendine, "olsa ne olur ki, vermezler beni ona"
Bırakmış sonra, "artık sevmiyorum" demiş çocuğada..
Ama aşık olmuş, aşkından şair, aşkından deli demişler ona..
Ama aşkmış bu, çaresizlik elini kolunu bağlasada..

Onu gizlice takip etmeler, evine sessiz telefonlar açmalar,
Sonun da, yapmış onu bir sapık, zampara..
Onu seviyor diye tehtit edilmeler, yıldırmış bizim zavallıyıda..
Ve sokak arasında, bırakmış, bu kısa ama büyük aşkını da..

Eski, püskü, oaslı tozlu bir aşkmış bu!

Hiç gören oldumu onu?







..eser..