...(başlık)
Sessiz, kırmızı sokağa bakmak,
Orada, Acı var, görüyorum, Emek var, biliyorum, Tahta merdivenleri var, İnmek için, ya da, çıkmak için, Ulaşmak için, zor olana. Uzun giderdim hep Uzun giderdik, Kısa adımlar atmaya özen göstererek, Acı kahkahalarla yürüyerek, Kısa eteklerimizi yere değdirme çabası içinde, Acı rengine bulanmış çoraplarımız görünmesin diye, Önce hangimiz yere yığılacak diye, Düşünürken, Çoraplarımız uğraş olurdu, Ve çizgilere basmama, basamama özentisi. Uzun giderdik yine de, “ne harika bir dünya” Ve hepimiz utancını taşırdık, Kısa olmanın, kırmızı olmanın, Siyah suratın içinde bembeyaz gözler, Herhangi beyazın içinde minik siyah olamamanın. Uzun giderdik, bıkmadan En uzun ben giderdim Yazdığım şiire başlık koyamamanın, Tiksinç kaygısını taşırken mısraların ortasında. Uzun giderdim ben, biri gelecek de “çorabını çek yukarı Eteğin kısa gözüksün Ve boyun da Ve yere değersin belki, Özgürce” Diyecek diye, Kırmızı sokağa beni itecek diye. |