Kibritçi Kız
Ateşim yağmurdan ıslaktı , yağmur ateşimi yakardı
Yüreğim senden uzaktı , sağnak sağnak ağlardı.. İnceden inceye çirkindi siması Katlana katlana verilirdi eline aşksız bir kalp... Aşk kalbin güzelliğiydi , Cennetsiz ahiretmi olurdu ? Sokaklar sessizdi , sessizlik efkarıydı sarhoşların Koyun masama iki kadeh şarap, kalbime vursun bütün kazalar Telleri kopsun gitarımın , sessizlik en büyük dert Derde içsin ağlayamayanlar. Kurulanmış bir yüzün nemi ıslatırdı tenimi Kaldırım taşında oturan bir kibritçi kız Ve ateşini söndüren , o kızgın yağmur.. Seni de mi terketti kalbindeki acımasız canavar? O yüzdenmidir , sıra sıra kibrit yakışların... Hangi kitabın yazarısın , Ağızdan çıkan hangi sözün sahibisin Gökyüzü kuru , suya aç bir çöl... Çünkü yağamazdı gökyüzüne yağmur... Yeryüzü , içipte kusamayan bir hasta... Ben aşkı ölü gibi yaşayan, Onu uzaktan izleyen bir gariban... O yüzden akmıyor yıllardır gözlerimden kan.... |
Saygılarımla...
Mesut ZEYTİN tarafından 5/15/2012 1:15:01 AM zamanında düzenlenmiştir.