NA' TEy muhabbet menbaının rehberi; Ey Sevgili! İki Cihân Serveri! Ey mürşidi, seyyidi,efendisi; Cümle Âdem neslinin tek incisi! Gelmiş, geçmiş ve gelecek herkesten, Bir tek sensin, en üstünü, bir tek sen! Methetmeğe yetmez seni takadım; Yolun üzre yürümektir maksadım. Seni methe olunur mu muktedir? Seni methe muktedir söz kimdedir? Mü’min kalbde yıldız yıldız yanarsın; Sen, Allah’ın övgüsüne mazharsın! Bu sevgiye mazhar olmak kolay mı? Âlemlere rahmet olmak kolay mı? Sen, Allah’ın resûlüsün, Efendim! Gönüllerin tek gülüsün, Efendim! Öncelerin meşhûrusun, Efendim! Sonraların mezkûrusun, Efendim! Sen, şefaât deryâsısın, Efendim! Sen, nasihat kaynağısın, Efendim! Güzellerin güzelisin, Efendim! Yetimlerin incisisin , Efendim! İyilikte birincisin, Efendim! İki cihân sevincisin, Efendim! Doğrulukta tek öncüsün, Efendim! Mü’minlerin övüncüsün, Efendim! Seninle ulaşılır darlıktan genişliğe; Gafletten, dalâletten, hidâyete, Efendim! Söz ve hareketlerin hikmetlerle doludur; Yolunda kavuşulur saâdete, Efendim! Bizim ki, fânîlikte, maksadımız ne ola? Maksadımız Allah’ı tanımaktır,Efendim! Güzeliğini cilt cilt kitaplar anlatamaz; Ben, nasıl anlatayım, mısralarla, Efendim! Saçının bir telini övmeye güç mü yeter; Ben, haddini bilmeyen, bîçâreyim, Efendim! Seni, ancak hakkıyla Rabbimiz övebilir; Kelimelere nasıl sığdırayım, Efendim! Tek kapı senin kapın, bana teselli veren; Orda kölelik bile bana yeter, Efendim! Başka kapılardaki tantana neye yarar; Eşiğine konan baş, Arş’a erer, Efendim! Bütün ömrün boyunca kahkahayla gülmedin; Gülersem, cümle âlem, bana ne der, Efendim! Mahzûnsun hep, ümmetim mahzûn olmasın diye; Ne çıkar fânî dünyam, olsa heder, Efendim! İnsanlığa nûr saçan edeb kaynağısın sen; Kalbim anmazsa seni, nefs beni yer, Efendim! Bir kum tanesi yâhût bir karınca misâli, Sâhiline yaklaşmak iznini ver, Efendim! Bir karınca ummânı yüzerek nasıl geçer; Nûrunun her zerresi bana seher, Efendim! Ey sultanlar Sultanı, senin cemâlin görmek; Bu âciz ümmetine ne devlettir, Efendim! Işıttığın bu yolda, her söz ve hareketin, İyiliğe dâvettir, berekettir,Efendim! Yaklaşmak için sana, kavuşmak için Hakk’a, Korunduğumuz nefstir ve kesrettir, Efendim! Hep nûrlu şafakları bekliyoruz ki, doğsun; Senin aydınlık yolun, hep hasrettir, Efendim! Gönlünde taht kurduğun, cihâna ışık saçan, Bayrağın altındaki bu ümmettir, Efendim! Gönlü yasta bulunan, gönül hastalarına, İhsânından bir damla, bir servettir, Efendim! Bastığın toprakların mübârek tozlarının, Kölene her zerresi, sadârettir, Efendim! Asırlardır rüzgârın taşıdığı mis kokun, Hem şifâdır, Efendim; hidâyettir, Efendim! Her sözün âlemlere bir senettir, Efendim! Sana uymak bizlere beraattir, Efendim! Ey sır hazînesinin muhabbetli sözcüsü; Gelmiş geçmiş herkesin müşkülât çözücüsü; Sana " Habibim! " diyen Rabbimize duâ et; O’ nun irâdesiyle şefaât et, Efendim! M. Halistin KUKUL |