Seni Yazdım Yine
Hasret yağmurları yağıyordur şimdi
O kocamış şehrin umarsız kalabalıklarında Kaybolmuş, adımlarken bensizliği Biçare yalnızlığına Senlibenli bulutlardan Sırılsıklamsındır evinin balkonunda geceye posta koyduğun bir barda Bir arkadaş toplantısında sıkkın gün ertelerinde Aklın hep bende Ulanla başlıyorsundur kesin İçinde fırtına gibi esen cümlelere Şiirler zehir Şarkılar zıkkım Bir öğüne düşürdüğün kayıntılar işkence Oysa ne güzel yerdin yemeklerini Oburca doyasıya gönlünce neydi o fincanın elinden çektikleri yok faldı yok telveyi yalamak derken alamazdım ya gözlerimi bir an olsun yapıp ettiklerinden ikide birde seni seviyorum demekten daha erken derdin bir yandan elimi sıkıva tutup daha çok erken Gayriihtiyari bir gülücük takılıverdi yüzüme Gözümün önüne geliverdin Çok sinirlenmiştin ya hani bana bir keresinde Verip veriştiriyordun Vurdumduymazlığıma Çatık kaşların ve aralarındaki kabarmış inat damarınla O halinle işte Yine yağmur yağıyordu gökyüzü delirmişti Serindi Hiç üşümemiştik Neyse boş ver şimdi bütün bunları nisan geldi Mayıs haziran temmuz sıralarını bekliyor Offfları kışlıklarla birlikte ütüle kaldır Güzel sofralar kur kendine Porselen tabaklarla, kristal bardaklara kırmızı şarap doldur kırlara çık git ne bileyim papatyalı bir tepeye Rüzgarlara bırak lepiskalarını El salla Kendine Bana Bize Yarınlarımıza Umutlarımıza El salla Şiir ve yorum Abdurrahim kahraman |