Yudum Yudum İbadet
Bir busenaz mevsimi su özüne karışır.
Itırlı tebessümler ışıl ışıl ışıldar. Porselenin kalbinde haz naz ile barışır. Söz dökülür demlikten buğulu ve manidar. Semaverle demliğin ünsiyeti ezeli. Zamana nakış nakış zarafet işler bir el. Buğulu hayaliyle candır demlik güzeli. Söylenceler dillenir bin bir besteye bedel. Turnalarla bulutlar söyleşir sükût ile. Gönül gözüyle görür ehli dil ünsiyeti. Çay mevsimi gelince ahrazlar gelir dile. Durulanır demlikte suyun halis niyeti. Çayın rayihasında erguvan albenisi. Berrak zaman dilimi baharın kollarında. Uzanır ufuklara sükûnet münhanisi. Haz şarkısı çalınır naz kenti yollarında. Bir rüyanın tabiri renk olur billûr suya. Her yudum abı hayat özünden izler taşır. Melekler hep duada sıra gelmez uykuya. Çay kokulu periyi tut Kafdağı’ndan aşır. Çay buğusunda halvet yudum yudum ibadet. Şükür dağarcığına çiy damlaları düşer. Olmaz bu saltanata kul eliyle nihayet. İnce belli periler kıyamda üçer beşer. Ankara, 26.04.2012 İ.K |