Lavinia
değişken korkuların eleminde kıyıları ıslak çamurlu benzi soluk içi titrek bilinmezliklerin ekseninde dolu dizgin bakışları derin hummalı gelişi güzel nefesi frağında bir gül kırmızısı acıyla yapıştı yüreğine can paresi durası yok bulanık duygularda yan kelepçelerini dayamış boynuna satırların kalendar bir efsanenin sonuna imza atarcasına emin kendine münhasır söz sükutunda erinir elleri diline siper yatmış kelimelerin ne tesadüf yine rüzğarın elini tuttu karmaşık hüzün yine bahar yapacağını yaptı… salkımsaçak düş kolonileri takıldı efsane duruşuna bir mikrop gibi yapıştı kaderin ağları soyulmuş düşlerimin karabasanı yıkıldı devrik bir hayatın yaşanması zor özüne çoğaldı usturuplu çelişkileri apansız dayandı veraseti kıskançlığın ne tesadüf penceremin önündeki begonyalarıma yine güneş kanatlarında değdi nisan yağmurları… Ölüm çiçeği dayandı kapına unuttu utanmayı, İşte fırtına deminde bıraktı seni kalbime ömürlük diye… n.altın BİNGÖL Ereğli |
kalemini okumayı sevdiğim can şairem kutluyorum.. sevgilerimle...
gökyüzünün tüm yıldızları ışıl ışıl sayfanda yüreğinde ışıldasın...