bir başka bakıyorum hayata,
ama
hep aynı yazıyorum aşkla...
yaralıyorum kağıtları,
kalbimden söküp çıkarttığım oklarla...

dalıyorum öyle uzaklara,
daha da yakınlaşıyorum
uzaklaştığımı sandıkça...

yadırgamazsın bilirim
çalabilirim kapını hiç beklemediğin bir an da.
saçım sakalıma karışmış olur çoktan,
aklım kalbime karışamamışken daha.
sözlerim fikrime alışamamışken daha...

bir papatya olur
ellerimde mutlaka.
bir yüktür gözlerime
seni hatırlatmayan
her rüya...

söyleyemem tüm bildiklerini,
susmayı severim bilirsin.
herkes haykırır da sevdiğini
ben haykıramam
hangi söz anlatmaya yetsin...

bakamam gözlerine,
kaybolmaktan değil
kendimi bulmaktan korkarım.
tutamam ellerini
bendeki seni kirletmenden korkarım...

yatsam kapında anlamazsın,
uğrunda sel olup aksa gözlerim aldırmazsın,
yolunda ölüyor olsam uğramazsın,
ben
seviyorum desem
inanmazsın...

nasıl anlatsam
mesk oldum canan...
kovsan beni anlamam,
sövsen aldırmam,
gitsen bırakmam,
senden
nefret ediyorum desen
inanmam...

bir diyardır sevdamız...
sen ateş-i bahar,
bense hasretinden yanan
bülbül-i zar...