ANLATIR MEZAR TAŞLARI
Uzayıp gitse de yollar
Her uzakta bir yakın var Her mesele ayrı ayrı Misâldir kendinden gayrı Meselâ desek ki şöyle Dünya hâli böyle.. böyle.. Ölse de dilemez aman Barla’da Bediüzzaman Din harbinde Bedir gibi Yardımcıdır Mülk sahibi Put ölür vuslat doğurur Zikir imanı yoğurur Sulhtur savaşı bitiren Hayat verir can yitiren Yıllar bir sayıya girmez Son gün ilk yılı sevdirmez Kendini bilmeyenlerin Tefekkürü olmaz derin Taze beyinlerde bir fors Çelik işlemez çekiç, örs Biter o delikanlı çağ Eskir fikir, eskir dimağ Son yazar ömürde perde Beşik nerde? ninni nerde? Gibi söylendiğinde ır Bir vah..! Eyvah!..’a kalkışır Hak-Hukuk değilse ibret, Can evine yangın işret Takındığı tacı düşer Candan ruh ağacı düşer Başa gelince tecelli Muhabbet başlar Ecelli.. Daha musallâda iken Soru gelir diken diken Ey cema’at siz hepiniz Zatı nasıl bilirsiniz? İyi midir? Kötü müdür? Bir cevab ki paldır küldür; Asılda yokken doğru iz Derler; çok iyi biliriz Rabb’in bildiğine karşı Tutarlar bir alkış marşı Sonra.. bilmezler ki mezar Hakkı solur azar azar Adı ha Mehmed, ha Bekir Külünk faslı.. Münker-Nekir Kaybolurken akıl, izan Gelir o beklenen mizan O’ Baş verir bir ses; dann! Dann! Görmesek de parça ve kan Görmesek de biz o başı Anlatır her mezar taşı.. |
FARKLIYDI.
DÜŞÜNDÜRÜCÜYDÜ.
MANALIYDI.