EY DAĞ
Ey Dağ!
Ellerimde, gökkuşağının tüm renkleri En neşeli çiçekler, eteklerimde Mor sümbüller, salkım salkım Yağmurdan sonra ki toprak kokusu nefesim Yıldızlı kalbim harlanır ateşle Ve ayaklarım çıplak Koşarım kollarına her seferinde Dağın başı dumanlı yine Kutuptan esen rüzgar soğuk Çığını yuvarlamaya hazır kar Ormanın acımasız sesizliğinde ses Doruklarında yaşadığım sevda! Ansısın esen rüzgar, kundaklar sevinci Gözyaşlarımla nemlenir, toprak Ölü ışıltılar saçar ruhuma gökyüzü Hergün biraz daha kuş olmak isterim Uçmak, kurtulmak tutsaklığından Ey dağ! Güneşin doğmuyor, artık sabahlarıma Sarmalanmış sarmaşıkları sök kökünden Gagalayan kuşlarını, çek üstümden Al yanına, demir grisi yalnızlığını Savur küllerini eteklerine Simsiyah çiçekleri ek zirvelerine Bırak beni benimle Ve soluyorum, havada bitişi Yaralanmış bakarım, gözlerine Titrek, korkak, avuntusuz yüreğim |