ironik masalsabit bir hayatın durgun şehri gibiyim denizi martılara küs yosunu kusmak ister gibi sokakların karanlığı kurşuni soğuklukta çekiliyor bedenim perde arkası koğuşuna gece(nin)sireni çalarken ağzımda ki mızıka susyor o an ıssız bir drama sergileniyor kadın ağlar erkek dolanır bacaklarına ve final alkış kıyamet oysa hiç kimse mutlu değil rum meyhanesinde vuruldum elenaya keskin kokusu kalemdar gülüşü oynaştı vücudumla habersizdi bilgisiz bakışı iki kere çarptı suretime şaşkın halim komikti ne garip ki bu adam kırkında azdı ilk defa sus aşk çaktırma elimde ki siyah beyaz bir resim üç adet adıyla süslü buruşuk bir afiş solgun kent uyan yanıyorum ben canlı tabut meşkule verme sakın seslenişi üfle ruhu henüz ölmedim yaşıyorum hayali kadın doldur rakıyı ince belli bardağıma ah elena rengin akıyor soyut tualime ve fırçam başka bir boyutta salınırken dilsiz dilim acınıyor tanrıya son kez çıksın karşıma o köşe başında nerdesin şafak hangi körebede kayboldun ebelendin yine evrim geçiriyor can oysa kaç soyka geçti yatağın nemli nüfusundan o başka o elena sevda(nın)şiiri bir senedir kırmızı rüyalar süslüyor akşamı ne şarap kesiyor akıcılığını nede damarın kanı aslında tek çare kayboluş ironik masalda... lamour |
masalları,seni...
masal gibi,unutulmaz bir filmin, unutulmaz şahane şarkısı
http://www.youtube.com/watch?v=aXJQmTSptCc&fb_source=message
Rembetiko : kaigomai-kaigomai
severek : ) sana da...