Erken ile Geç değil ve Şimdi
giriş-
bir çarpıntı daha... kalbimin bu tüketen atışını kanıksamış hafız ömrü kara yerlerinden kurcalayan derviş ah içimin gizli kadını yarına sakladığım elemleri sustur ben konuşayım ney eşliğinde ya da aklımdan silinsin masallar 1- belki de akrep ve yelkovanda değildir sorun bir yerlerde zamansızlık var, delilik gibi güneşi seven saçlarımda sarışınlığın sonsuzluğu gök benim içimdedir ömrün dervişinden korkmadan büyüyelim büyüyelim seninle kınalı türküleri sayıklayan şehirler asitlenmiş duygulara ahh çekebilir kaldırımları göğün masallarını delice bekleyebilir yağmur yapma çiçeklere yağmak istemeyebilir toprak ne yapacağını şaşırabilir bunca savaşla çatılara yapışan küfürleri gören kuşlar hoyrat dünyanın gerçeğine ’boş’ kanat çırpabilir acı acıdır sızı sızı takvimin yaprağında hala ağlamaktadır kış yalnızlık şehrin sokaklarıyla yoldaş uyuyan bahar kalbin fısıltılarını duymayabilir tüm ormanlardan kaçmış olabilir aşk günaha bulanmış bizleri duaya konuk edemediği için kimsesiz aydınlık susabilir benimle kal benimle büyü kendimizi unutacağımız topraklara gitmek yaraları sarmaz yürek alacasından kendini sev tanrısına uzanan ellerimizi kendine inan tanrısı da tutsun öteleyelim, hayatta kalmama sebeplerimizi arka cebimizde kalan yaşamı sunarsak çocukluğumuz bizi affedebilir 2- düşünme göğsümüzden vurulduğumuz sırmalı yalanları göğü ezberle kuşlara dal ve bağışlanma dile ağaçlardan biliyorum erken ile geç değil yürüyüş halindedir göğsümüzde daha derinlerde hiç bir zamandı özgürlük yum gözlerini öpeyim göz kapaklarındaki geçmişi sırlarından dökülsün aslımız tarih şimdidir aç gözlerini ve de ki ben de seni öpebilirim şimdi... |
çok saygımla..