----------Düşün...!mavi dalgaların azgın sularında seyrediyordu ufuk bir seher vakti meşenin doruğunda doğdu ay ve uçuşan serçe kuşu kanatlarından süzüldü uzaktan mutluluk çiçeğin yüreğinden emerken minik arılar bal özünü mola verdik ansızın bir sahil kentinde el ele gezinirken o sahilde kırkayaklı bir dünya da zalim ağlarına zembil düşen paçalı bir dalkavuk olduğunu düşün! kozasından çıkan minik kelebeğin hayat örgüsünde işlerdi gergefini her yeni gün yeni umutlara gebe esnerdi güneş her sabah nazenin tenimizde ısmarlama bir ayrılık değildi bu dalgaların sessizliği yüreğine diken batan bülbülün son nefesinde dökülen kanına inat güldüğünü düşün. tan vakti, kabuğunu kıran karettaların yaşam savaşını şahmeran kavgasında tuzu kuru aslanların kükreyişi leyleklerin tek ayağında uyuduğu kumsalda aşk ninnisi söyleyen sarp kayaların uğultusunda mey içtiğimiz güneşin dudaklarındaki an’ları düşün ve koy elini yüreğine iman edercesine yürek atışlarında, çeperine vuran kanın gölgesinde ısınan gelincik çiçeğini düşün düşün ki! vur başını taşlara Ümmü AŞCI (üma) |