CÜRME DUAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Aşkta ihanet olmaz, ihanet varsa o aşk olmaz. Maddeye denk olamaz hiçbir aşk ,madde elde edilince vazgeçilen duygu hevestir ancak. Öyle dönüyorum ki bahtsızlık girdabında, Sanki yedi kat cehennem pervânesiyim. Oysa aşk oduna döner pervâneler, Ben hâlâ dumanlarda sisteyim. Kalb-i derûnumda saklıyken tertemiz,nihân, Âyan etmiş kendini bilmez nefs-i emmârem. Âdem gibi sahiplendiğim sahibim, Adem oluyor şimdi aşksız tenhalarda. Bensiz de yaşarmış zinâkâr mevcudu, -Benleyken haramdan el çekmiş gibi - Gel de giryân olma çektiğim cefâlara. Sayısı yok diz çöktüğü eteklere yemini, Yüreği var(mış) gibi sanırsın kelâma dursa. Kuyulara düşmüşsem sebebi ateş-i yalana râm olmaklığım. Yusuf olmazlığım Yakupsuzluğumdan. Hep Züleyhâ ardımdakiler; Ardımdakiler değil zinhâr, aynadaki ben! Geçersem sarhoşluğumdan bir gün, Demen akıllıdır buldu kendini; Mecnûn demiş mi demiş yüce dergâhta "Alma benden arttır, arttır derdimi!" O misâldir sevdâ bizde, misli zâhir. Ne öncesinde ne sonrasında değdi kir. Yokluğumuzda yaşayanlar bilir, İhanetle öldürüp katında nasıl dirilinir. Musallâda unutmak yok ehl-i sevdâya Haşre kadar gider bizim muhasebemiz. Aşkla aydınlatılan simâlar dileriz safâda gerek. Şükür üç beş akçeye vermedik gönlümüzü, Ten derdine düşüp öldürmedik eşimizi, Hem-şerlerden beklese de devâsını, El açtığımız divânda unutulmayız: "Ölürse ten ölür canlar değil ölesi!" Elbet yaşanır elbet yaşanır belki Ammâ cilimin debelenmesi yaşamanın söyle hangisi? Lütfeyle de anma sâkî adımız, Üç akçeye satılanda unutulmaz mı adımız? "Nun"dur belî ilki, sonu "lâm"; Ammâ "ha" diye anlamamaya vurmaz o ayân Adem-i dağ bilmez ki ikimiz "güzel he" dir Manâmız ince,zarif, kırılgan fidandı, Unutanla şerbet içti yazık goncamız. Derdimin dermânı bilirim öte diyârdadır, Affeyle cürmümüz her hale Şahid olanımız. Helâllik almadan musallaya varılmaz- bilse- Her hayr işe sen karıştır cümle hile. Değildir taş evlâdı taş, onu da hak etmek gerek Son nefeste desen bile "Ene’l-Hak" Yalanın bana nihân, O’na izâha ne gerek? Kızı da olur oğlu uşağı da bahtlıdır bilinir cümle eşrafta. Lâkin akdi kıyılmamış çocuk sakât olur ukbâda. Açılacak günü gelince defter-i hesab da. Dilemem yine sevdâmızdır değmesin hârâm. El açıp nâsuh eylesin çemenlerle hemân. İsterim göreyim cennet değmiş ayaklarına, Hiç olmazsa gönlüm sevdi diye sevsin Yaradan da. |
dizeler gayet içten duygulu, öylesine de anlamlıydı. Tebrik
ediyorum; selamlarımla.